22. Ceza Dairesi Esas No: 2015/309 Karar No: 2015/2026 Karar Tarihi: 11.06.2015
Hırsızlık - İşyeri dokunulmazlığını ihlal etme - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/309 Esas 2015/2026 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından mahkum olduğunu ve avukatı olmadan yapılan yargılama sonucu verilen kararın temyiz edilemez olduğunu belirtti. Ancak, hırsızlık suçuyla ilgili olarak sanık hakkındaki cezanın niteliği ve niceliği nedeniyle kararın temyiz edilemez olduğu anlaşıldı. Bununla birlikte, suç tarihinde yürürlükte olan kanunların derhal uygulanması nedeniyle sanığın avukat talebi olmadığı için temyiz hakkı bulunmadığı belirtilen kararın avukatı tarafından temyiz edilemeyeceği vurgulandı. Hırsızlık suçundan verilen hüküm sanık hakkındaki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili cezanın infaz tarihine kadar süreceğine dair kanuni düzenleme olmadığı için bozuldu. Ancak, bu hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmayacağı belirtildi. Kanun maddeleri ise şu şekilde: 5271 CMK’nın 150/2. maddesi, 5320 sayılı kanunun 8/1. ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesi.
22. Ceza Dairesi 2015/309 E. , 2015/2026 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığını ihlal etme HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren ve derhal uygulanması gereken 5271 CMK’nın 150/2. maddesinin; “üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada istemi aranmaksızın bir müdafiinin görevlendirileceğine” ilişkin hükmü uyarınca mahkemece sanık ..."e müdafii tayini yapıldığı, sonrasında yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasa ile 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesindeki “üst sınır” ifadesinin 5560 sayılı Yasa ile “alt sınır” olarak değiştirilmesi nedeniyle 30.10.2008 de sanığın savunmasında müdafii talebi olmadığını beyan etmesi üzerine 12.02.2009 tarihli celsede zorunlu müdafiinin görevine son verildiği, hem 765 sayılı TCK hem de 5237 sayılı TCK"da öngörülen ceza miktarının alt sınırının beş yıldan aşağı olması, yargılama yasalarının derhal uygulanması ve sanığın müdafii talebi bulunmaması nedeniyle her ne kadar gerekçeli kararın sanık ile birlikte kendisine de tebliğ edilmesi neticesinde kararı temyiz etmiş ise de sanık müdafii sıfatıyla avukat ..."in sanık hakkında verilen hükmü temyiz hakkı bulunmadığından, avukat ..."in temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, B-Sanık ..."ün temyiz dilekçesi ile temyiz itirazlarının incelenmesinde; 1-İşyeri dokunulmazlığını ihlal suçuna ilişkin kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı kanunun 8/1. Ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... " ün tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Hırsızlık suçuna ilişkin kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine, aynı maddenin (a), (b), (d) ve (e) bentlerindeki diğer haklar ile 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki kendi altsoyu dışındaki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun infaz tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi, yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ün temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.