Esas No: 2016/16708
Karar No: 2021/1984
Karar Tarihi: 01.04.2021
Danıştay 4. Daire 2016/16708 Esas 2021/1984 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/16708
Karar No : 2021/1984
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Reklam Bilgisayar Hizmetleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca re'sen tarh edilen 2010/8,11,12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile 213 sayılı Kanun'un 353/1. ve mükerrer 355. maddesine istinaden kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; olayda, dava konusu cezalı tarhiyatlara ilişkin ihbarnamelerin dayanağı olan vergi inceleme raporunun davacıya tebliğ edilmediği, kendisine ait bilgi ve dayanak işlemler verilmeyen davacının, hangi nedenle vergisel işlemin yapıldığını öğrenme ve bu duruma göre savunma yapma hakkı elinden alınmış olduğundan yapılan cezalı tarhiyatlarda ve 213 sayılı Kanunun 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı, uyuşmazlığın takdir komisyonu kararlarına istinaden 213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesi uyarınca 2010/5,6,10,12 dönemleri için kesilen özel usulsülük cezalarına ilişkin kısmının incelenmesinden; dava konusu ihbarnamelerde kesilen cezanın dayanağı olarak takdir komisyonuna sevk ibaresi gösterilse de kesilen cezaların dayanaklarının takdir komisyonu kararı olduğu, oysa takdir komisyonlarının vergi cezası kesme konusunda herhangi bir yetkisinin bulunmadığı, 213 sayılı Kanunda belirtilen diğer görevlerle birlikte asıl görevlerinin matrah tespit etmek olduğu, bu nedenle takdir komisyonu kararına dayanılarak özel usulsüzlük cezası kesilmesi mümkün olmadığı gibi, takdir komisyonu kararına dayanmasa dahi ihbarnamede kesilen cezanın dayanağı olarak takdir komisyonu kararının gösterilmesi de hukuka uygun olmadığından ceza kesme konusunda yetkisi bulunmayan takdir komisyonu kararına dayanılarak kesilen dava konusu özel usulsüzlük cezalarında da hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, eksik inceleme ve varsayıma dayalı olarak gerçekleştirilen vergi incelemesi neticesinde tarh edilen vergilerde ve kesilen cezalarda hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Olayda, davacı şirket tarafından, 29/01/2016 tarihinde dava açıldığı, ancak 24 Şubat 2015 tarih ve 8765 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yer alan ilana göre, davacı şirketin ticaret sicil kaydının Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7. maddesi uyarınca re'sen silindiği hususu dikkate alındığında, 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine göre değerlendirme yapılmak üzere Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 8. maddesinde mükellef, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettübeden gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanmıştır.
Öte yandan Türk Medeni Kanunu'nda, başlıbaşına bir varlığı olmak üzere örgütlenmiş kişi toplulukları ve belli bir amaca özgülenmiş olan bağımsız mal topluluklarının kendileri ile ilgili özel hükümler uyarınca tüzel kişilik kazanacakları; tüzel kişilerin, cins, yaş, hısımlık gibi yaradılış gereği insana özgü niteliklere bağlı olanlar dışındaki bütün haklara ve borçlara ehil olacakları; kanuna ve kuruluş belgelerine göre gerekli organlara sahip olmakla, fiil ehliyetini kazanacakları hükme bağlanmıştır.
Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre ticaret şirketleri ticaret siciline tescil ve ilan ile tüzel kişilik kazanmakta, ana sözleşmelerinde yazılı işletme konularında haklara ve borçlara sahip olmakta, organları tarafından temsil edilmekte, şirketin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde bu durumun ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmesiyle tüzel kişilikleri de sona ermektedir.
Bu düzenlemelere göre, sermaye şirketinin borçlu kılınabilmesi tüzel kişiliğini kaybetmemiş olmasına bağlıdır. Ticaret siciline tescil edilmekle tüzel kişiliği sona eren şirketin haklara sahip olması ve borçlu kılınması mümkün bulunmadığından, esasen adına tarhiyat yapılmasının hiç bir hukuksal sonuç doğurmayacağı gibi kanuni organları aracılığıyla temsil edilebilen şirketin tüzel kişiliğinin sona ermesi, organların bu sıfatının da sona ermesine yol açacağından, yargı yerlerinde temsil edilmesi de olanaksızlaşır.
Dava dosyasının incelenmesinden, 24 Şubat 2015 tarih ve 8765 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yer alan ilana göre, davacı şirketin ticaret sicil kaydının Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7. maddesi uyarınca re'sen silindiği, dava konusu vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin tebliği üzerine bakılan davanın ise 29/01/2016 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda; hiçbir hukuksal sonuç doğurmayan işlemlerin idari davalara konu edilmesi olanaksızdır. İdari davaya konu edilemeyecek bir işlemin hukuka uygunluğu da incelenemeyeceğinden, dava konusu cezalı tarhiyatlara ve özel usulsüzlük cezasına karşı davacı şirket tarafından açılan davanın ehliyet yönünden reddi gerekirken, işin esasının incelenmesi suretiyle verilen Vergi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 01/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.