6. Ceza Dairesi 2015/5087 E. , 2018/1893 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Yağma suçları 5237 sayılı TCK"nın 148 ile 150. maddelerinde düzenlenmiştir.
Buna göre yağma; bir kişinin tehdit edilerek veya cebir kullanılarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılınmasıdır.
Yasanın 148. maddesinin 1.fıkrasında yağma suçunun temel şekli, 2.fıkrasında senet yağması, 3.fıkrasında cebir karinesine yer verilmiştir. TCK"nın 149. maddesinde yağma suçunun nitelikli hali, aynı kanunun 150.maddesinde ise hukuki ilişkiye dayanan alacağın tahsili amaçlı yağma ile değer azlığına yaptırıma bağlanmıştır.
Yağma suçu amaç ve araç hareketlerden oluşan bir suçtur. İlk önce almayı gerçekleştirmek için araç hareketler olan cebir veya tehdit kullanılır, sonrasında bu cebir ve tehdidin etkisiyle malın alınması veya tesliminin sağlanması ile suç tamamlanır.
Cebir, şiddet, tehdit, yağma suçunun zor unsurunu oluşturmaktadır. Zorun bulunmadığı olaylarda, yağma suçunun tipik unrusundan bahsedilemez.
Bu açıklama ışığında somut olaya gelince;
Sanık ... ile yaşı nedeniyle hakkında ayrı soruşturma yürütülen suça sürüklenen çocuk ... ..., “28/05/2013 günü saat 15:00 sıralarında Yeniceabat mahallesi ... Fabrikası civarında karşılaştıkları mağdurlar 1998 doğumlu ... ve 1997 doğumlu ..."dan önce sigara istedikleri, mağdurların sigara içmediklerini söylemeleri üzerine bu kez para istedikleri, mağdur ..."ın korkarak şüphelilere cebinden 50 Kuruş çıkarıp verdiği, ..."nin de 50 kuruş verdiği, şüphelinin "3 tane şeker içtim, kafam güzel, yanımda çakı var, seni öldürürüm" diyerek elinden tuttuğu mağdurun şüphelinin elinden kurtularak kaçtığı ve ... ... Fabrikası"nın güvenlik görevlilerine giderek durumu bildirdiği, şüphelinin aynı gün yakalandığı, ..."ın davacı ve şikayetçi olmadığı, soruşturma sırasında ..."nin babası olan ... ... dilekçe vererek zararlarının karşılandığını, şikayetlerinden vazgeçtiklerini beyan ettiği, bu şekilde şüphelinin üzerine atılı suçu işlediği” iddiasıyla,
Sanık ... hakkında, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 24.09.2013 tarihinde düzenlenen iddianame ile kamu davası açıldığı, ... ... hakkında ise 04.06.2013 gün ve 2013/600 sayılı kararı ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, anılan takipsizlik kararının kesinleşip kesinleşmediğinin anlaşılamadığı, sözlü yargılamadan oluşan dosya içeriğinin bir bütün halinde incelenmesinden anlaşılmakla;
1- Sanık ...’ın, olay günü mağdurlardan, önce sigara isteyip, aldığı olumsuz yanıtın ardından para istemesi üzerine, mağdur ...’ın kendiliğinden 50 kuruş para verdiği; sanığın bu sefer mağdur ...’ye yönelerek para istediği, mağdurun bu talebi önce olumsuz karşıladığı, ancak arkadaşı mağdur ...’in telkin ve tavsiyesi ile 50 kuruş parayı çıkarıp kendiliğinden sanığa verdiği,
Sanığın anılan fiilinin bu kısmında, yağma suçunda aranan (cebir, şiddet ve/veya tehdit) şeklindeki suçun tipiklik unsurunu oluşturan zordan bahsedilemeyeceği;
Bu aşamadan sonra, sanık ...’ın, mağdur ...’dan cüzdanını kontrol etmek istemesi, mağdurun kabul etmeyip, cüzdanını vermemek için direnmesi üzerine darp edilip cüzdanının alınmaya çalışılmasına yönelik hareketin ise tek yağmaya kalkışma suçunu oluşturduğu düşünülmeden, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Yaşı küçük ... ... isimli şahıs hakkında verilen 04.06.2013 tarihli takipsizlik kararının, kesinleşmediği araştırılıp saptanmadan, sanık ... hakkında TCK’nun 149/1-c maddesi ile uygulama yapılması,
b)24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması nedeniyle karar yerinde yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,15/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.