Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/4246 Esas 2014/17434 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4246
Karar No: 2014/17434
Karar Tarihi: 09.09.2014

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/4246 Esas 2014/17434 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, davacının beraat kararından haberdar olması gerektiği ancak bu konuda bir açıklama yapılmamasına rağmen davanın makul bir süre içinde açılması gerektiği kabul edilmektedir. Kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar bakımından, beraat kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra tazminat istenemeyeceği belirtilmektedir. Soruşturma dosyasında kesinleşen muhakemenin menine ilişkin karar ile tazminat davasının açıldığı tarihe kadar 28 yıldan fazla süre geçtiği ve davacının bu uzun süre içerisinde hakkındaki muhakemenin meni kararından haberdar olmadığından dolayı davanın süresinde açıldığının kabul edilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Kararda, Borçlar Kanunu’nun 60. maddesindeki sürenin kabul edileceği ve davanın her koşulda 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği açıklanmıştır. Kanunlar: 466 Sayılı Kanun, Borçlar Kanunu’nun 60. maddesi.
12. Ceza Dairesi         2014/4246 E.  ,  2014/17434 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanun"a göre tazminat
    Hüküm : Davanın reddi


    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    İncelenen dosya kapsamına göre; dava 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, Ceza Genel Kurulu"nun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas-2010/57 sayılı kararında 466 sayılı Kanun"un 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, ancak adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava edilmesi, dava süresi açısından en lehe kabul ile Borçlar Kanunu"nun 60. maddesindeki sürenin kabulü gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle, kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar bakımından, beraat hükmünün kesinleşmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanun"a göre tazminat istenemeyeceği; bu kapsamda tazminat talebinin dayanağı olan soruşturma dosyasında, 20.07.1984 tarihinde kesinleşen muhakemenin menine ilişkin karar ile tazminat davasının açılmış olduğu 10.10.2012 tarihine kadar, 28 yıldan fazla süre geçtiği ve davacının bu uzun süre içerisinde hakkındaki muhakemenin meni kararından haberdar olmadığından söz etmenin yaşamın olağan akışına uymayacağı, davanın süresinde açıldığının kabulünün mümkün olamayacağı gözetilip; süresinde açılmayan davanın reddine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 09.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.