Mahkemece, bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik hakimi ...tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, davacıya gönderilen 6 adet ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre, davacıya gönderilen ödeme emirlerinin, 2012/6 . aya ilişkin 0,99 TL tutarinda işsizlik sigorta primi, yine aynı döneme ilişkin 11 TL tutarındaki prim ile aynı döneme ilişkin idari para cezalarından oluştuğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de; bu kararın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-İdari para cezalarına konu ödeme emirleri bakımından yapılan incelemede; 6183 sayılı Yasanın 55. maddesi, vadesinde ödenmeyen kamu alacaklarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesi olanağını öngörmüş olup; ödeme emrine konu edilen alacağın kesinleşmiş ve tahsil edilebilir aşamaya gelmiş olması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu durumda ise, idari para cezalarına dayanak belgeler ve tebliğine ilişkin belgeler getirtilerek 5510 sayılı Yasanın 102 (506 sayılı Yasa 140) maddesi uyarınca başlamış olan itiraz prosedürünün bulunup bulunmadığı araştırılmalı böylece idari para cezasının kesinleşip kesinleşmediği belirlenmelidir. Prosedürün varlığı halinde sonucu beklenerek kesinleşen idari para cezası miktarının tespitiyle ancak bu miktara ilişkin ödeme emri yönünden, 6183 sayılı Yasanın 58. maddesinde sınırlı olarak sayılmış nedenlere dayalı olarak inceleme yapılmak suretiyle sonuca ulaşılmalıdır. Ancak davacının, ödeme ve ya zamanaşımı iddiası bulunmaması karşısında, bu halde dahi, artık, maddi hukuk açısından böyle bir
borcun olup olmadığının yeniden irdelenmesi de mümkün olmayacağından, kesinleşen idari para cezasına yönelik davacı isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği gözetilmelidir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.