Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4140
Karar No: 2022/6003
Karar Tarihi: 21.06.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/4140 Esas 2022/6003 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilen kadastro davasında, Yargıtay bozma kararı vermiştir. Mahkemece yapılan yeni yargılama sonucunda, taşınmazın kadastro tespitinin iptaline karar verilmiş ve davacı adına tapuya kaydedilmesine hükmedilmiştir. Ancak, davalı Hazine temsilcisine göre verilen bu kararda hata bulunmaktadır. Çünkü davacı tarafın dayandığı tapu kaydı, taşınmazın sabit bir hududu olmadığını ve taşınmaz üzerinde GSM baz istasyonları gibi yapıların bulunduğunu göstermektedir. Bu sebeple davacının 20 yılı aşkın zilyetliği bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiği belirtilmektedir. Sonuç olarak, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazı kabul edilmiş ve mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi
- HUMK'un 440/I maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2021/4140 E.  ,  2022/6003 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından; “davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı belirtilerek davacı tarafın yargılama sırasında 05.08.1952 tarihli ve 10 sıra numaralı tapu kaydına dayandığı halde Mahkemece bu kayıt tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilip uygulanmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için davacı tarafın dayanağı 05.08.1952 tarihli ve 10 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavüllerini ve iktisap sebeplerini gösterecek şekilde getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve fen bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, davalı tarafın dayandığı tapu kaydı, yerel bilirkişiler yardımı ve fen bilirkişisi aracılığı ile zemine uygulanmalı, hudutları tek tek zeminde gösterilmeli, bilinmeyen sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme imkanı tanınmalı, yerel bilirkişilerce gösterilen hudutlar fen bilirkişi krokisinde işaretlenmeli, tapu uygulamasına ilişkin yerel bilirkişi beyanı komşu parsellerin tutanak içerikleri ve malikleri ile denetlenmeli, bu şekilde kaydın kapsamı belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.” gereğiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile çekişmeli 206 ada 3 parsel sayılı 436,19 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile, bu parselin davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Her ne kadar Mahkemece bozma gerekleri yerine getirilerek bir karar verilmiş ise de verilen kararın isabetli olduğundan bahsedilemez. Davacı tarafın yargılama sırasında dayandığı 05.08.1952 tarihli ve 10 sıra numaralı tapu kaydı 22.975,00 metrekare yüzölçümünde olup şarken; Kasrandan gelen hark ve Sivtari Miram, garben; Gazi ... hali ve Hamo Giravi Tarlası, şimalen; Karyesiye giden tarik ve cenuben; Şivk Miram okuduğu, taşınmazın sabit hudut ya da hudutlara sahip olmadığı gibi Mahkemece yapılan keşif, mahallinde dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere hudutlarının hiçbirisinin çekişme konusu taşınmaza uymadığı gibi, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten geriye doğru davacı ya da maliki evvellerinin 20 yılı aşkın zilyetliğinin bulunmadığı, taşınmazın üzerinde GSM baz istasyonlarının bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi