19. Hukuk Dairesi 2018/20 E. , 2018/6405 K.
"İçtihat Metni" 19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davalarının yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların davalı ... Kablo San ve Tic. A.Ş. yönünden kabulüne, diğer davalı … A.Ş. yönünden reddine yönelik olarak verilen hükümlerin asıl ve birleşen davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davacı vekili Av. ... ile asıl ve birleşen davalı … A.Ş. vekili Av. ... gelmiş olduğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, davacı ile davalı ... şirketi arasında kablo alımı hususunda sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin bedeli olarak üçüncü kişilere ciro edilmemek kaydıyla davalı ...’a toplam 1.295.117,38 TL bedelli çekler verildiğini, ancak davalının edimlerini yerine getirmediğini, çekleri de iade etmeyip diğer davalı ... şirketine ciro ettiğini, ... şirketinin çeklerin bedelsiz olduğunu bilerek iktisap ettiğini, zira her iki davalı şirket arasında organik bağ bulunduğunu iddia ederek verilen çeklerden 10.05.2014 keşide tarihli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davacı ile davalı ... şirketi arasında kablo alımı hususunda sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin bedeli olarak üçüncü kişilere ciro edilmemek kaydıyla davalı ...’a toplam 1.295.117,38 TL bedelli çekler verildiğini, ancak davalının edimlerini yerine getirmediğini, çekleri de iade etmeyip diğer davalı ... şirketine ciro ettiğini, ... şirketinin çeklerin bedelsiz olduğunu bilerek iktisap ettiğini, zira her iki davalı şirket arasında organik bağ bulunduğunu iddia ederek verilen çeklerden 10.06.2014, 10.07.2014, 10.08.2014 ve 10.09.2014 keşide tarihli çeklerden dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı ... … A.Ş. vekili, diğer davalı ile aralarında organik bağ bulunmadığını, ham madde temininde yaşadıkları sıkıntı nedeniyle edimlerini yerine getiremediklerini, çekleri de malzeme temin ettikleri diğer davalıya teminat olarak verdiklerini, diğer davalının bu çekleri müvekkili şirketin borçlarına mahsup ettiğini, davacının muhatabının diğer davalı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı ... … A.Ş. vekili, müvekkili ile diğer davalı arasında organik bağ bulunmadığını, davacının diğer davalı ile arasındaki temel ilişkiden kaynaklanan şahsi def’ileri müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini, çeklerin bir ödeme aracı olduğunu ve kendilerine diğer davalı ... şirketinin borçları için ciro edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı ile davalı ... şirketi arasında imzalanan kablo satış sözleşmesinde asıl ve birleşen davaya konu çeklerin teminat olarak verildiğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, bununla birlikte davalı ... şirketinin yargılamada dava konusu çeklerin bedelsiz olduğunu kabul ettiği, ancak davacının, bedelsiz olduğu davalı ... şirketi tarafından kabul edilen çeklerin diğer davalı ... şirketi tarafından bedelsiz olduğu bilinerek devralındığını ispat edemediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların davalı ... şirketi yönünden kabulüne, diğer davalı ... şirketi yönünden reddine ve asıl ve birleşen davada davalı ... şirketi lehine % 20 oranında inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl ve birleşen menfi tespit davalarında dava konusu çeklerin hamili aleyhine açılan davaların reddedilmesi ve bu çeklere dayalı davalı hamil tarafından takip yapılmasının önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi sebebiyle davacı aleyhine çek bedellerinin % 20’si oranında tazminata hükmolunmuştur. Ancak birleşen davaya konu dört çekten 10.06.2014 tarihli 259.000,00 TL, 11.08.2014 tarihli 259.000,00 TL, 10.09.2014 tarihli 259.117,38 TL olmak üzere toplam 777.117,38 TL bedelli üç çek, davalı ... şirketi tarafından üçüncü kişilere ciro edilmiş olup, ciro edilen üçüncü kişilerce bankaya ibraz ile tahsil edilmiştir. İİK’nın 72/4. maddesi, “Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda birleşen davaya yönelik verilen ihtiyati tedbir kararı davalı ... şirketini sadece 10.07.2014 tarihli 259.000,00 TL bedelli çek yönünden etkilemiştir. Bu sebeple birleşen davada bu çek bedelinin % 20’si oranında davacı aleyhine inkar tazminatına hükmolunması gerekirken dava konusu dört çek bedelinin tamamı üzerinden inkar tazminatına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bend uyarınca asıl ve birleşen davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün birleşen dava ile ilgili kısmının 1 (b) bölümünün 2. cümlesinde yer alan “1.036.117,28 TL” rakam ve ibaresinin cümleden çıkartılıp yerine “259.000,00 TL” rakam ve ibaresinin eklenerek, hükmün değiştirilen bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl ve birleşen davacı yararına Yargıtay duruşma tarihi dikkate alınarak takdiren 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davalı A.Ş.’nden alınarak asıl ve birleşen davacı Teknik Yapı Teknik Yapılar San. ve Tic. A.Ş.’ne verilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davacıya iadesine, 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.