Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/7689
Karar No: 2021/1578
Karar Tarihi: 05.04.2021

Danıştay 10. Daire 2019/7689 Esas 2021/1578 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/7689
Karar No : 2021/1578


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Bakanlığı
1. Hukuk Müş. Yrd. V. …

KARŞI TARAF ( DAVACILAR): 1- ... 4- …
2- … 5- …
3- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davalı idare tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ili, Fatih ilçesi, … semtinde 07/06/2016 tarihinde meydana gelen terör saldırısında, davacılardan …'ün yaralanması nedeniyle … ve yakınları tarafından, meydana gelen olay nedeniyle maddi ve manevi olarak zarara uğradıklarından bahisle 5.000,00 TL maddi (Dava dilekçesinin, konu kısmında maddi tazminat 5.000,00 TL olarak yazılmasına rağmen, sonuç kısmında maddi tazminat toplamı 4.000,00 TL olarak görülmektedir.), 200.000,00 TL manevi zararın, zararın meydana geldiği tarihten itibaren en yüksek faiz ile tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; meydana gelen patlama neticesinde yaralanan şahıs … tarafından 5233 sayılı Kanun kapsamında Zarar Tespit Komisyonu'na başvurulduğu ve şahsa ödeme yapıldığı görüldüğünden, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin taleplerin ayrı ayrı irdelenmesi gerektiğine, davanın uğranıldığı ileri sürülen maddi zararın tazmini istemine ilişkin kısmının incelenmesinde; 5233 sayılı Kanun'un ilgili hükümlerinde de belirtildiği üzere, terör eylemleri neticesinde zarara uğrayan kişilerin başvurması üzerine, yapılan inceleme neticesinde belirlenen bedelin taraflarca kabul edilmesi halinde ödemenin gerçekleştirileceği, bir diğer ifade şekliyle; Kanunda belirtilen sulhnamenin imzalanması halinde, zarar gören ilgiliye ödeme yapılacağının hüküm altına alındığı, bu kapsamda davacı tarafından yapılan başvuru üzerine, davalı idarece belirlenen bedel üzerinden uzlaşılarak davacılardan …'e ödeme yapıldığı, dolayısıyla aynı olaya ilişkin olarak yeniden zarar talebinde bulunulamayacağından, davanın maddi zararlara ilişkin kısmı yönünden incelenmeksizin reddi gerektiğine, öte yandan, her ne kadar bakılmakta olan işbu dava, patlamada yaralanan şahıs dışında, şahsın annesi, babası ve kardeşlerinin de uğradığı maddi zararın tazmini istemiyle açıldığı anlaşılmakta ise de; söz konusu kişilerin zararlarının fer'i nitelikte olduğu, ilgili kişilerin zararını doğuran olayın, davacılardan …'ün patlama sebebiyle zarara uğramış olmasının olduğu, ancak …'ün uğradığı zararın 5233 sayılı Kanun kapsamında uzlaşılarak ödemeye konu edildiğinden, asıl olan maddi zarara ilişkin talep hakkının sona erdiği noktada, fer'i nitelikteki zararların talep edilebilmesine imkan bulunmadığına, davanın, uğranıldığı ileri sürülen manevi zararın tazmini istemine ilişkin kısmının incelenmesinde; davacı … tarafından 5233 sayılı Kanun kapsamında zararının tazmini istemiyle başvuruda bulunulduğunun görüldüğü, ancak ilgili Kanunun yalnızca maddi zararlara ilişkin talepleri kapsadığı, davacıların ise; manevi zararlarının tazmini istemiyle bakılmakta olan davayı açtıkları, dolayısıyla işbu dava açılmadan evvel 2577 sayılı Kanun'un 13. maddesi gereğince alınan herhangi bir ön karar bulunmadığı görüldüğünden, davanın manevi tazminat yönünden esasının idari merci tecavüzü sebebiyle incelenmesine hukuken imkan bulunmadığı gerekçesiyle davanın maddi tazminat istemlerine ilişkin kısmının incelenmeksizin reddine, manevi tazminat istemlerine ilişkin kısmı yönünden ise; 2577 sayılı Kanunun 15/1-e maddesi uyarınca dava dilekçesinin … Bakanlığı'na tevdiine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; davacılardan …'ün yaralanmasına ilişkin olayın 5233 sayılı Kanun kapsamında kalması nedeniyle adı geçen tarafından - her ne kadar dilekçe ret kararında belirtilmesine karşın başvuru dilekçesi, komisyon karar ve uzlaşma tutanağı eklenmemekle beraber - dosya kapsamına göre anılan Kanun kapsamında... Valiliği Zarar Tespit Komisyonuna yapılan başvuru üzerine sağlanan uzlaşmaya ve buna bağlı sulhnameye dayalı olarak eklenen ödeme belgelerine göre anılan kişiye ödemede bulunulduğu açık olmakla birlikte, aynı olay nedeniyle bu defa başvurulan farklı bir idare olan ... Bakanlığı davalı gösterilmek suretiyle kusursuz sorumluluk ve sosyal risk ilkelerine vurgu yapılarak maddi ve manevi tazminat talebiyle iş bu davanın açıldığı ve davanın açılmasından önce 2577 sayılı Kanun'un 13. maddesi kapsamında bir ön başvuruda bulunulmadığı anlaşılmakla istinafa konu Mahkeme kararının manevi tazminat talepleri açısından dava dilekçesinin davalı idareye tevdiine ilişkin kısmında Kanunda sayılan kaldırma nedenlerinin bulunmadığına ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların da söz konusu kararın bu kısmının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğine, kararın maddi tazminat istemleri açısından davanın incelenmeksizin reddine ilişkin kısmına gelince; ilk inceleme üzerine verilecek kararların Kanunda sayıldığı, yorum yoluyla bu kısma ilave yapılamayacağı, sayılan hususlardan olmayan bir konu hakkında davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesinin hukuken mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine ilişkin kısmına yönelik istinaf başvurularının kabulüne, kararın bu kısmının kaldırılmasına, kararın bu kısmının ilk inceleme konularına yönelik olması nedeniyle bu konu hakkında istinaf aşamasında bir karar verilemeyecek olması nedeniyle yeniden bir karar verilmesi amacıyla dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, maddi tazminat yönünden; davacılara ödeme yapıldığından ve sulhname imzalandığından davacıların dava açma hakları ortadan kalktığı için İdare Mahkemesi tarafından verilen incelenmeksizin ret kararının doğru olduğu, manevi tazminat yönünden ise, olayın bir terör olayı olduğu, bu nedenle 5233 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, ilgili Kanun kapsamında manevi tazminat düzenlenmediğinden mercine tevdi kararına idarelerinin katılmasının mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacılar tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
A-) Temyize konu kararın, davanın kısmen incelenmeksizin reddine ilişkin kısmının kaldırılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine yönelik kısmının incelenmesi:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 5. fıkrasında "Bölge idare mahkemesi, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hakim tarafından bakılmış olması hallerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye gönderir. Bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verilen kararları kesindir." hükmü düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; İdare Mahkemesi tarafından verilen incelenmeksizin ret kararı, Bölge İdare Mahkemesi tarafından İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14, 15, ve 16. maddeleri gereği incelenerek ilk inceleme üzerine verilebilecek kararların İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda açıkça sayıldığı, yorum yoluyla bu kısma ilave yapılamayacağı, ilgili Kanunda sayılan hususlardan olmayan bir konu hakkında davanın incelenmeksizin reddine karar verilemeyeceği gerekçesiyle kaldırılıp yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Yukarıda belirtilen İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 5. fıkrası gereği ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı Bölge İdare Mahkemesi tarafından verilen kararların kesin olduğu, temyiz incelemesi yapılamayacağı açıktır.
B-) Temyize konu kararın, dava dilekçesinin mercine tevdiine ilişkin kısmının incelenmesi:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın ilgili kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi