22. Hukuk Dairesi 2014/23075 E. , 2015/13552 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin haksız olarak fesih edildiğini, kıdem ve ihbar tazminatının ayrıca çalıştığı sürele ait fazla çalışma hafta tatili, milli bayram çalışma ücretlerinin ödenmediğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, milli bayram çalışma alacağı ve hafta tatili çalışma ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının kendi isteği ile işyerinden ayrıldığından ve iş sözleşmesi müvekkili tarafından fesihedilmediinden bahisle kıdem ve ihbar tazminatı talebinin yerinde olmadığını, yapılan işin mevsimlik iş olması sebebi ile davacının belirttiği şekilde fazla çalışma yapılmadığını, fazla çalışma yapıldığında ücretlerin ödendiğini, davalı işyerinde resmi ve dini bayramlarda çalışma olmadığını bu sebeplerle davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekilli temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedilip feshedilmediği uyuşmazlık konusudur.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda, davacı iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini iddia etmiş ise de dosya kapsamına göre; davacının iş sözleşmesini ücret alacaklarının ödenmesini talep ettiği, talebi kabul olmayınca da iş yerinden ayrıldığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece işçi tarafından iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiği gözetilmeden ihbar tazminatının reddi yerine kabulü hatalıdır.
3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda, bir kısım ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuku yapıldığı ve genel tatil tahakkuku olmasa da genel tatil günlerinin belirtildiği, ve bu aylarda ücretin günlük ücret bazında fazla ödendiği görülmekle genel tatil ücretinin ödendiği izlenimi edinilmektedir. Mahkemece bilirkişi raporunda fazla mesaiye ilişkin tahakkuk içeren aylar dışlanmadan ve ilgili bordrolardan çalışılan genel tatil günlerine ait ücretinin ödenip ödenmediği tespit edilmeden hesaplanan miktar üzerinden hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuku yapılan sürelerin dışlanması, imzasız ücret bordrolarında görülen fazla çalışma ücreti tahakkuklarının banka aracılığıyla ödenen miktarlarının ve ödendiği tespit edilen ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin mahsubu gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.