Esas No: 2017/4296
Karar No: 2021/5015
Karar Tarihi: 05.04.2021
Danıştay 6. Daire 2017/4296 Esas 2021/5015 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2017/4296
Karar No : 2021/5015
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN ÖZETİ : Danıştay Altıncı Dairesinin 24/11/2015 tarih ve E:2013/5942, K:2015/6845 sayılı bozma kararına uyularak dava konusu işlemin iptali yolunda ... İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ :Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacıya ait İstanbul İli, Ümraniye İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda yapılan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararıyla onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan rapor ile dosyadaki diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu nazım imar planının 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı ile uyumlu olduğu, ancak planda öngörülen donatı miktarlarının imar mevzuatında öngörülen standartların oldukça altında kaldığı, planın temel stratejisi olan büyük parsellerde yapılaşmayı teşvik etme hedefinin bütünüyle etkili olması halinde mevcut dokudaki yoğunluğun 2,5 katına varan yoğunlukların ortaya çıkacağı, bu nedenle planlama nüfusunun %20 oranında aşılması söz konusu olacağından donatı ihtiyacının karşılanmasındaki sorunların artacağı, altı farklı yoğunluk-emsal-kat yüksekliği kademesi getiren plan notunun uygulamaya esneklik sağlamanın ötesinde 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı arasındaki ilişkiyi belirsizleştiren muğlak bir yaklaşım barındırdığı, bu durumda dava konusu nazım imar planının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırı olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Taşınmaz maliki sıfatıyla, yani imar planının davacının taşınmazına ilişkin kullanım kararlarının iptali istemiyle açılan davalarda, incelemenin bu kullanım kararları ile sınırlı olarak yapılması gerekmektedir. Zira; kişilerin bunun dışında, imar planlarının kendilerini etkilemeyen kullanım kararlarının ya da tümünün iptalini istemekte kişisel, meşru ve güncel bir menfaatleri bulunmamaktadır.
Öte yandan; kişilerin belde sakini sıfatıyla, yani imar planının doğrudan kendi taşınmazına ilişkin olmayan, ancak oturduğu çevreyi etkileyen kullanım kararlarının iptali istemiyle dava açmaları mümkün ise de; bu durumda da yine dava açan kişinin imar planının hangi kullanım kararlarının kendisini ne şekilde etkilediğini, yani iptalini istediği kullanım kararları ile arasında kişisel, meşru ve güncel bir menfaat bağının bulunduğu hususunu açıklaması gerekmektedir.
Dava dilekçesinde; dava konusu nazım imar planı ile davacıya ait olup aynı zamanda üzerinde davacının ikametgahının bulunduğu taşınmazın kısmen yolda bırakıldığı belirtildikten sonra planın tümüne yönelik hukuka aykırılık iddialarında bulunulmuş; ancak herhangi bir şekilde planın davacı taşınmazına ilişkin olmayan kullanım kararlarının davacıyı ne şekilde etkilediği hususunda bir açıklama yapılmamıştır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince bilirkişilerden ek rapor alınarak veya gerekirse yeniden mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak dava konusu imar planının davacı taşınmazına ilişkin kullanım kararları ile sınırlı olarak yapılacak inceleme neticesinde, imar planının bu kısımlarının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığı ortaya konulduktan sonra yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Dava konusu nazım imar planının davacının taşınmazına ilişkin olmayan kullanım kararları yönünden ise, davacının planın tümünün iptalini istemekte kişisel, meşru ve güncel bir menfaati bulunmadığından davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, ... İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın BOZULMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 05/04/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY(X):İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Temyize konu karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla aksi yöndeki Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.