Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5092
Karar No: 2020/4266
Karar Tarihi: 13.10.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/5092 Esas 2020/4266 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, bir taşınmaz bölümü üzerinde irsen intikal ve kazandırıcı zilyetliğe dayanarak adlarına tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkeme, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmayan zilyetlikle iktisabı mümkün olan yerlerden olduğunu ancak yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığından hüküm kurulamayacağını belirtmiştir. Mahkemece eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya uygun düşmemektedir. Mahkemece, taşınmaz bölümünün imar planı kapsamında olup olmadığı kesin olarak belirlenmeden ve gerekli araştırmalar yapılmadan hüküm kurulmuştur. Bu nedenle karar bozulmuştur.
Detaylı açıklama: 6360 sayılı Yasa'nın 1. maddesi gereğince büyükşehir belediyelerinin sınırları tüm ilin mülki sınırları haline getirilmiş olduğundan, tescil davası yönünden, ilgili kamu tüzel kişisi olarak yasal hasım sıfatını kazanan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilmelidir. Taşınmaz bölümünün imar planı kapsamında olup olmadığı, imar planının onay tarihi ve 3402 sayılı Kanun'un 14. ve 17. maddelerinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleş
16. Hukuk Dairesi         2017/5092 E.  ,  2020/4266 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TESCİL
    KANUN YOLU: TEMYİZ
    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen 13.10.2020 gün ve saatte temyiz eden ... ve diğerleri vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen Hazine vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ... ve arkadaşları Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1972 yılında kesinleşen kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, imar-ihya, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Yargılama sırasında davalı ..., çekişmeli taşınmazın 713/6 uyarınca adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacıların davasının reddine, 06.11.2014 tarihli krokide (B) harfi ile gösterilen 5.215,87 metrekarelik taşınmaz bölümünün Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmayan zilyetlikle iktisabı mümkün olan yerlerden olduğu, ancak Onikişubat Belediye Başkanlığı’na yazılan müzekkereye verilen cevapta dava konusu taşınmaz bölümünün 23.03.1981 tarihinde imar planına alındığının belirtildiği, taşınmazın imar planına alındığı 1981 yılından geriye doğru 20 yıllık imar-ihya nedeniyle zilyetlikle edinme için gerekli şartların oluşmadığı, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların en yaşlısının 40-45 yaşında olduğu, buna göre imar ihyanın 1970-1975 yıllarında başladığı, 1981 yılından geriye doğru 20 yıl gidildiğinde, 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
    Davacı taraf; çekişmeli taşınmaz bölümünün tespit harici bırakıldığı 1971 tarihinden itibaren murisleri ... tarafından imar-ihya edilmek suretiyle tarım arazisi olarak kullanıldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, taşınmaz başında yapılan keşiften sonra Onikişubat Belediyesi’ne “Fatih Mahallesi 810 parselin kısmen kuzey kısmen kuzey batısına rastlayan alanın” şeklinde müzekkere yazılarak imar planına ne zaman alındığı sorulmuş, ve anılan belediye tarafından da bahse konu alanın, ilk olarak 23.03.1981 tarihinde imar planına alındığı belirtilmiş ise de, yazılan bu müzekkereye keşif sonucu düzenlenen teknik bilirkişi raporu eklenmediğinden, bahse konu imar planının dava konusu taşınmazı tamamen veya kısmen kapsayıp kapsamadığı kesin olarak belirlenmediği gibi bu tarz uyuşmazlıklarda taşınmazın imar planına alınma tarihinden değil, ilk imar planının onay tarihinden geriye doğru 3402 sayılı Kanun’un 14. ve 17. maddesinde düzenlenen koşulların zilyetleri yararına oluşup oluşmadığının belirlenmesi gerekirken, bu hususta da bir araştırma yapılmamış ve 23.03.1981 tarihli imar planının onay tarihinin ne olduğu belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
    Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca ulaşmak için Mahkemece öncelikle, davacı tarafa, dava tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa"nın 1. maddesi gereğince büyükşehir belediyelerinin sınırları tüm ilin mülki sınırları haline getirilmiş olduğundan, tescil davası yönünden, ilgili kamu tüzel kişisi olarak yasal hasım sıfatını kazanan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığını davaya dahil etmesi için usulüne süre ve imkan tanınmalı, bu suretle taraf teşkili sağlandıktan sonra, çekişmeli taşınmaz bölümünün imar planı kapsamında olup olmadığı, imar planı kapsamında ise imar planının onay tarihi Onikişubat Belediye Başkanlığı ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığından dosya içerisinde bulunan 06.11.2014 tarihli fen bilirkişi raporu ve krokisi de eklenmek suretiyle ayrı ayrı sorulmalı, çekişmeli taşınmaz bölümü tamamen veya kısmen imar planı kapsamında kalıyorsa; kapsam içerisinde kalan bölümler yönünden ilk imar planının onay tarihinden, imar planının kapsamı dışında kalıyorsa dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle en az üç tanesi Harita Genel Komutanlığından getirtilip dosya ikmal edilmeli ve bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile ziraatçi bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz bölümünün öncesinde kime ait olduğu, kimden intikal ettiği ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmaz bölümünün imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı; ziraat bilirkişisinden, çekişmeli taşınmaz bölümünün toprak yapısı ile komşu taşınmazların toprak yapısı mukayese edilmek suretiyle, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı ve bu raporda taşınmaz bölümünün imar-ihya işleminin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmışsa dava tarihi ile tamamlanma tarihi arasında ne kadar süre geçtiği hususlarına yer verilmesi, ve taşınmaz bölümünün değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde fotoğraflarının rapora eklenmesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılarak, hava fotoğraflarının çekildiği tarihlerde taşınmaz bölümünün niteliğinin ne olduğunun imar-ihyaya konu edilip edilmediğinin ve edilmişse imar-ihyasının ne zaman tamamlandığının belirlenmesine çalışılmalı; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de komşu taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; mahkeme hakiminin taşınmaz bölümünün fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına geçirilmeli; taşınmazın imar planı kapsamında olduğunun anlaşılması halinde 3402 sayılı Kanun"un 17. maddesi göz önüne alınarak varsa imar planının onay tarihinden önce 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşmiş olup olmadığı belirlenmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 2.540,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunandan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı tarafa verilmesine,
    peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi