
Esas No: 2019/1836
Karar No: 2021/1480
Karar Tarihi: 08.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1836 Esas 2021/1480 Karar Sayılı İlamı
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ....
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
....
TÜRK MİLLETİ ADINA
....
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :17/09/2019
NUMARASI ....
DAVA TARİHİ : 30/04/2018
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2021
Taraflar arasındaki sigorta tazminatının rücu istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından kasko sigorta poliçesiyle sigortalı....plakalı otobüsün ..... yolunda telefon direğinin ucuna bağlı olan ... cm yükseklikteki telefon kablosuna otobüsün ön kısmının takılmasıyla hasarlandığını, kazanın oluşumunda telefon hattının bakım ve onarımından davalının sorumlu olduğunu, bu anlamda ekspertiz neticesi hesaplanan 9.609,00 TL hasar bedelinin 21/08/2017 tarihinde sigortalıya ödendiğini, talebe rağmen davalının sessiz kaldığını iddia ederek 9.609,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ileri sürüldüğü gibi bir direk devrilmesinin telefon hattında kesintilere yol açacağını, oysa müvekkili şirket kayıtlarında yapılan araştırmada bu şekilde bir kazanın meydana geldiğine dair tespit bulunmadığını bildirerek haksız ve dayanaksız davanın reddi gerektiği bildirilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; incelenen dosya kapsamında olaya dair hasar tespitinin ... 38. Jandarma Trafik Komutanlığınca düzenlendiği, tutanağın bizzat..... hazırlanıp imzalandığı, tespit tutanağının olayı anlatır şekilde maddi tespitlere dayalı iki sayfadan ibaret "olay yeri tespit tutanağı" düzenlendiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 9.609,00 TL'nin 23/08/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu rücu alacağına neden olan olayda, .../... yolunda telefon direğinin ucuna bağlı olan 75 cm yükseklikteki telefon kablosuna otobüsün ön kısmının takılmasıyla hasarlandığının ileri sürüldüğünü, bir telefon kablosunun 75 cm seviyesine düşmesi için ancak direk devrilmesinin söz konusu olması gerektiğini, böyle bir durumun davalı şirket iletişim hatlarında kesintiye yol açacağını, davalı şirket kayıtlarında, ileri sürüldüğü biçimde bir direk devrilmesi ve iletişim hatlarında kesinti olduğuna ilişkin kayda rastlanmadığını, davalı ..., kamusal hizmet veren, tüm hizmet ve arıza kayıtları eksiksiz tutulan bir kuruluş olduğunu, Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da kurum kayıtlarına itibar edilmesi gerektiğine karar verildiğini, bu nedenle, yalnızca olay yeri tespit tutanağı esas alınarak, başkaca araştırma yapılmaksızın hüküm kurulmasının hatalı olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, TTK'nun 1472. maddesi uyarınca kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Kaza ekspertiz raporu, kaza tespit tutanağı, 26/03/2019 tarihli bilirkişi raporu, 23/08/2017 tarihli ödeme belgesi, kasko sigorta poliçesi, sigortalı araca ait renkli fotoğraflar vs.deliller dosya arasında mevcuttur.
26/03/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle, mülkiyeti ...'e ait, sürücüsü ..... no'lu poliçe ile 15/06/2017-2018 tarihleri arasında birleşik kasko poliçesiyle sigortalı 2008 model yolcu otobüsünün 18/07/2017 tarihinde km 25+300 metreye gelindiğinde aracın ön kısımlarının telefon hattına çarparak hasarlandığının anlaşıldığı, gece ve görüşün far huzmelerinin sınırlı olduğu ortamda telefon kablosunun görülmesinin ve tedbir alınmasının imkansız bulunduğu, açıklanarak olayda araç sürücüsünün kusursuz olduğunun anlaşıldığı, yapılan tespitin tutanak altına alındığı, hatta gerekli güvenlik önlemlerini ve periyodik bakımının yapılmamasından kaynaklanabilecek olayda davalının asli kusurlu olarak değerlendirildiği, hasara ilişkin yapılan belirlemede ise KDV hariç hasar miktarının 9.609,50 TL olarak tespit edilmiş olup bunun olağana ve rayice uygun olduğu, sonuç olarak kaza ile eylem arasında illiyet bağı olup hasar bedelinin KDV dahil 11.339,21 TL olarak hesaplandığı açıklanmış, buna göre davacı sigortanın açtığı rücu davasında taleplerinin yerinde olduğu bildirilmiştir.
... 38. Jandarma Trafik Komutanlığınca düzenlenen 18/07/2017 tarihli kaza tespit tutanağının incelenmesinde, tutanağın ... tarafından hazırlanıp imzalandığı, tespit tutanağının olayı anlatır şekilde maddi tespitlere dayalı iki sayfadan ibaret "olay yeri tespit tutanağı" düzenlendiği, sigortalı araç seyir halinde iken ne zaman, ne şekilde kırılıp yere düştüğü tespit edilemeyen telefon direği ve kablosunun kazaya neden olduğunun açıklandığı görülmüştür.
Dosya kapsamından, davacı şirkete kasko poliçesi ile sigortalı yolcu otobüsünün 18/07/2017 tarihinde seyir halinde iken telefon direği ve kablosunun yere doğru düşmesi nedeniyle aracın ön kısımlarının telefon kablosuna düşerek hasarlandığı, gece ve görüşün far huzmelerinin sınırlı olduğu ortamda telefon kablosunun görülmesinin ve tedbir alınmasının imkansız bulunduğu, bu nedenle sigortalı sürücünün olayda kusursuz olup, gerekli güvenlik önlemlerini almayan ve periyodik bakımı yapmayan davalı yanın dava konusu olayda tamamen kusurlu olduğu, bilirkişi raporundaki hesaplamanın dosyadaki belgelere ve oluşa uygun olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 656,39 TL harçtan peşin alınan 164,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 492,29 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK'nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 08/12/2021
....
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.