Esas No: 2021/11241
Karar No: 2022/6081
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/11241 Esas 2022/6081 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar ve davalılar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasında, önceki kararın Yargıtay tarafından bozulması sonrası yapılan yargılamada, taşınmazın paylarıyla ilgili yanlış karar verildiği belirtilerek, hüküm bozuldu. Mahkeme, davacının payının tespitteki payından daha az belirlendiğine dikkat çekti ve davacının aleyhine karar verilmesinin doğru olmadığını belirtti. Bu nedenle, davanın reddi ve taşınmazın tespit doğrultusunda taraflar adına tescili istendi. Kararın HUMK'nun 428. maddesi ve HMK'nın Geçici 3. maddesi gereğince bozulmasına karar verildi.
Kanun maddeleri:
- 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi
- HUMK'un 440/I maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; "Mahkemece, tespitte uygulanan tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı, davacı ve davalı tarafın tespitte uygulanan tapu kaydında pay sahibi oldukları ve davacı ve davalı tarafın, bir kısım mirasçıların paylarını satın aldıkları kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın karar vermek için yeterli bulunmadığı, davacı ve davalı tarafın dayandığı tapu kaydının müstakil tapu kaydı olmayıp pay tapusu olduğunun ve davacı ile davalı tarafın yanısıra tarafların murislerinin de tapu kaydında hissedar olduklarının anlaşıldığı, taraflarca dayanılan ve kadastro tespitinde uygulanan tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmediği, tapu kayıt maliklerinin tüm mirasçılarını gösterir şekilde nüfus kayıtları ile varsa veraset ilamları getirtilmek suretiyle bilirkişi marifetiyle davacı ve davalı tarafın paylarının yöntemine uygun şekilde belirlenmediği vurgulanarak, tarafların dayandıkları tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri, tapu kaydı ve tüm tedavüllerinde malik gözükenlerin tüm mirasçılarını gösterir şekilde nüfus kayıtları ile varsa veraset ilamları getirtildikten sonra dava dosyasının tapu kaydı ve veraset konularından anlayan üç kişilik bilirkişi kuruluna tevdi edilmesi ve bilirkişi kurulundan, mahallinde yapılan keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıkların, davacı ve davalı tarafın bir kısım mirasçıların paylarını satın aldıklarına ilişkin beyanları da gözetilmek suretiyle, davacı ve davalı tarafın pay durumlarını gösterir şekilde gerekçeli ve denetime elverişli rapor düzenlemelerinin istenilmesi ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, Giresun ili Espiye ilçesi Kaşdibi Köyünde kain 108 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile taşınmaz 14400 pay kabul edilerek; 1350 payın ... ve ...'den olma 1958 doğumlu ..., 1350 payın ... ve ...'den olma 1961 doğumlu ..., 1350 payın ... ve ...'den olma 1962 doğumlu ..., 675 payın ... ve ...'dan olma 1994 doğumlu ..., 675 payın ... ve ...'dan olma 1997 doğumlu ..., 2250 payın ... ve ...'ten olma 1933 doğumlu davalı ..., 1350 payın ... ve ...'den olma 1953 doğumlu ..., 1350 payın ... ve ...'den olma 1955 doğumlu ..., 1350 payın ... ve ...'den olma 1957 doğumlu ..., 1350 payın ... ve ...'den olma 1962 doğumlu ... ve 1350 payın ... ve ...'den olma 1969 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitindeki paya itiraza ilişkindir.
Mahkemece, her ne kadar, davacı ve davalı tarafın iddia ettiği ve keşfen saptanan alımlar ve satımlar dikkate alınarak, açıkta pay kalmayacak şekilde 02.08.2016 tarihli teknik bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile 108 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 5400/14400 payının davacı adına, bakiye 9000/14400 payın ise miras payları oranında davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; davacı taraf, diğer mirasçıların paylarını satın aldığını, taşınmazdaki payının daha fazla olduğunu ileri sürmüş olup yargılama neticesinde bu iddiasını ispatlayamadığı gibi, davacının pay satın aldığı kabul edildiği halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının payı, tespitteki payından daha az belirlenmiştir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davacı adına kadastro tespitinde belirtilen payından daha azına hükmedilemeyeceği gözetilerek, davanın reddine ve tespit doğrultusunda taşınmazın taraflar adına tesciline karar verilmesi gerekirken, davacının aleyhine olacak şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün, 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.