Esas No: 2021/5774
Karar No: 2022/6107
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/5774 Esas 2022/6107 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, sahibi olduğunu iddia ettiği taşınmaz üzerinde müstakil kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Ancak davalı taraf, taşınmazın kendilerine ait olduğunu ve kullanımını paylaştıklarını savunmuştur. İlk derece ve istinaf mahkemesi davayı reddetmiş, ancak yapılan incelemede dava dışı taşınmazların da aynı mahkemede görülen başka bir davayla bağlantılı olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozmuş ve her iki davayı birlikte görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, taşınmaz üzerindeki diğer şerhlerin de kullanıcı şerhiyle ilgili olup olmadığının araştırılması ve varsa şerhlerde belirtilen kişilere de davanın yöneltilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 6292 sayılı Kanunun Geçici 5. Maddesi ve 6831 sayılı Kanunun 1. Maddesinin ikinci fıkrasının (J) bendi kapsamında Hazine adına orman sayılmayan alanda kalan taşınmazların kullanım kadastrosu ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir.
Kanun maddeleri açıklamaları:
- 6292 sayılı Kanun'un Geçici 5. Maddesi: Kadastro Kanunu uyarınca yapılacak olan kullanım kadastrosu çalışmaları sonucunda, orman sayılmayan alanda kalan taşınmazlar hakkındaki işlemlerin yapılmasına ilişkin hükümleri düzenler.
- 6831 sayılı Kanunun 1. Maddesinin ikinci fıkrasının (J) bendi: Hazineye ait gayrimenkullerle ilgili olarak, orman sayılmayan alanlarında bir takım işlemlerin yapılmasını ve söz konusu alanların kamusal amaçlar için kullanılmasını düzenler.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosuna İtiraz
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, Mahkeme hükmüne karşı davacı ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş, bu kez de davacı ... vekili duruşma istemli olarak Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine, Dairece duruşma talebi davanın niteliği yönünden reddedildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
6292 sayılı Kanun'un Geçici 5.maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sırasında ... ili ... ilçesi Atatürk mahallesi çalışma alanında bulunan 14122 ada 1 parsel sayılı 13.089,17 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Kanun'un 1. maddesinin ikinci fıkrasının (J) bendi kapsamında Hazine adına orman sayılmayan alanda kaldığı ve taşınmazın 67/197 hissesinin ..., 40/197 hissesi ..., 20/197 hissesi ..., 10/197 hissesi ..., 10/197 hissesi ..., 10/197 hissesi ..., 10/197 hissesi ..., 10/197 hissesi ...’ın, 10/197 hissesi ..., 5/197 hissesi ..., 5/197 hissesi ...’ların 2008 yılından beri kullanımlarında olduğu ve üzerindeki zeytin ağaçları ve binanın ...’a ait olduğu ve parselin krokisinde A ile gösterilen 692,52 metrekarelik kısmında Türkiye Elektrik İletişim ...ye ait enerji nakil hattı olduğu” şerhi yazılarak davalı ... adına tespit edilmiş, bilahare dava dışı tasarruf kontrol mühendisi ... ... ...’ın itirazı kadastro komisyonunca kabul edilerek Hazine adına yapılan tespitin ve beyanlar hanesindeki şerhlerin aynen korunmak suretiyle, taşınmazların şerhler ve beyanlar sütununa kadastro komisyon tutanağında belirtildiği şekilde şerhlerin yazılmasına karar verilmiştir.
Davacı ..., taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek adına müstakilen kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının davasının reddine, çekişmeli 14122 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tüm şerhleri korunmak suretiyle tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın reddine, çekişmeli 14122 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbit tutanağı ve kadastro komisyon tutanağındaki tüm şerhler aynen korunmak üzere kadastro tespitindeki nitelik ve yüzölçümüyle kadastro komisyonu tesbiti gibi Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda, davacı taraf, çekişmeli taşınmazı eşi ... ile kardeşlerinin birlikte 1979 tarihinde satın aldığını, bilahare davacının eşi ile kardeşlerinin aralarında taşınmazları paylaşarak taşınmazın davacının eşi Maksut’a verildiğini ancak taşınmazı davacının fiili olarak kullandığı iddiasına dayanarak taşınmazın tamamı üzerinde kendi adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmış olup, davalı taraf ise dava konusu 14122 ada 1 parsel, dava dışı 14121 ada 34 ve 35 parsel ile 14122 ada 2 parsel sayılı taşınmazları davacının eşi Maksut ile kardeşlerinin 1979 tarihinde birlikte satın aldıklarını ancak aralarında paylaşım yapılmadıkları gibi 1979 yılından beri de taşınmazı birlikte kullandıkları savunmasında bulunmuştur. İlk derece ve Bölge Adliye Mahkemesince ise, davacının eşi ... ve kardeşlerinin, çekişmeli taşınmazı birlikte satın aldıkları ancak bu kişilerin aralarında paylaşım yaparak taşınmazın davacıya verildiği hususunun davacı tarafından ispatlanamadığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki, davalı tarafın savunmasında belirttiği dava dışı 14122 ada 2 ve 14121 ada 34 ve 35 parsel sayılı taşınmazlar UYAP üzerinden temin edilen ... Kadastro Mahkemesinin 2018/9 Esas sayılı dosyasında davalı olup eldeki dosyanın tarafları aynı zamanda belirtilen dosyada da taraf olduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf, 2018/9 Esas sayılı dava dosyasında ... mirasçılarının babalarından gelen miras paylarına yönelik olarak hak talebinde bulunduklarını belirtmiş olup anılan dava dosyası ile eldeki dava dosyasının aynı mahkemede görüldüğü, biri hakkında verilecek kararın diğerin etkileyeceği anlaşılmakla usul ekonomisi gereğince davaların birlikte görülmesi gerektiği düşünülmeksizin mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Hal böyle olunca; Bölge Adliye Mahkemesince, her iki davanın birlikte görülmesi için ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak ve davanın 2018/9 Esas sayılı dava dosyası ile birlikte görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile işin esası hakkında hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre ise de, dava konusu taşınmazın kadastro komisyon kararında belirtilen diğer şerhlerin de kullanıcı şerhine yönelik olup olmadığının mahkemece araştırılarak, anılan şerhle kullanıcı şerhine ilişkin ise şerhlerde belirtilen kişilere de davanın yöneltilmesi için davacı tarafa süre verilmesi gerektiğinin de düşünülmemesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca temyiz olunan ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nin kararının BOZULMASINA, davacı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, HMK'nin 373/2 maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.