15. Hukuk Dairesi 2016/2910 E. , 2017/4496 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ...Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.) Vek. Av. ...
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın iptâline ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm, davalı tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı; davalı ... site yöneticisi ... ... ile 2013 yılı ortalarında yöneticiliğini yapmakta olduğu sitenin mantolama işleri için gerekli malzemelerin satış, teslim ve ödeme şartlarında anlaşıldığını, malzemelerin daha sonraki zaman içerisinde hepsinin mantolama işini yapan dava dışı ..."e teslim edildiğini, ödemelerin bir kısmının site yöneticisi tarafından elden bir kısmının ise sitede oturanlar tarafından kredi kartı ile yapıldığı, bakiye alacağın 11.720,00 TL kaldığını, alacağın %20 icra inkâr tazminatı ile tahsilini talep etmiş; davalı savunmasında, davacı ile hukuki ilişkisi olmadığını, çatıların yenilenmesi için dava dışı ... ile malzeme işçilik dahil olmak üzere 20.06.2013 tarihli sözleşme ile 66.000,00 TL karşılığında anlaştıklarını, site oturanlarının emekli olmasından dolayı kredi kartına taksitle ödeme yapabileceklerini söylemeleri üzerine ..."in yönlendirmesi ile iş bedeli borcunun bir kısmının davacının iş yerinde kredi kartı ile ödendiğini, iş bedelinin 9.730,00 TL"sinin ise ..."in davacıya olan borcuna mahsuben davacıya ayrıca ödendiğini, malzemelerin de ..."e teslim edildiğini, davacının sipariş yapıldığına dair belge sunmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın 11.720,00 TL asıl alacak üzerinden kısmen kabulü ile 2.344,18 TL icra inkâr tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davanın açıldığı 28.01.2015 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1. maddesindeki tanımlara göre tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, sağlayıcı, kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder. Aynı Yasa"nın 73/1. maddesine göre tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
Taraflar arasında 6502 sayılı Yasa kapsamında satım sözleşmesi kurulduğu anlaşılmakta olup, davacı satıcı ile davalı tüketicinin taraf olduğu satım sözleşmesi de tüketici işlemidir. Bu durumda davaya bakmaya tüketici mahkemesi görevli olduğundan tüketici mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerekirken ticaret mahkemesi sıfatıyla davaya bakılıp esastan inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün sair hususlar incelenmeksizin bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle kararın BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 19.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.