Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/921 Esas 2014/17241 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/921
Karar No: 2014/17241
Karar Tarihi: 08.09.2014

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/921 Esas 2014/17241 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın, öğretmen olduğu sınıfta kötü muamelede bulunduğunu düşündüğü katılanı kaydederek öğrenci velilerine dinlettiği iddiasıyla yargılandığı davanın sonucunda, katılanın suçunun sabit olmadığı gerekçesiyle sanık beraat etti. Ancak, hüküm tesisi sırasında sanığın suç işleyip işlemediği kanıtlanmadığı için kanuna aykırı olduğu belirtilerek bozulmasına karar verildi. CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince sanığın beraat etmesi gerektiği açıklanarak, hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırıldı.
Kanun Maddeleri:
- CMK'nın 223/2-e maddesi: Mahkeme, sanığın suçlu olduğuna dair yeterli ve kesin kanıt bulunmadığında, sanığa beraat kararı verebilir.
- 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi: Kanunların uygulanmasında, işlenen suçun kanun yürürlükte olduğu sırada hangi kanuna göre suç teşkil ettiği esas alınır.
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: \"Temyiz incelemesi sonunda, hükmün bozulması gerektiği görülürse, Yargıtay, hükmü bozarak dosyayı yerine göre bir veya üçerli daireye gönderir.\"
- 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi: \"Bozma sebeplerinin giderilmesiyle birlikte yeniden yargılama yapılmasına gerek gör
12. Ceza Dairesi         2014/921 E.  ,  2014/17241 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması
    Hüküm : Beraat

    Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dosya kapsamına göre; oğlunun katılanın görev yaptığı sınıfta öğrenim görmesinden dolayı katılanı tanıyan ve öğretmen olan katılanın öğrencilerine kötü muamelede bulunduğunu düşünen sanığın, sınıf içerisine gizlice yerleştirdiği bir cihaz sayesinde kaydettiği katılanın ders esnasındaki sesi ve görüntüsünü, öğrenci velisi olan tanıklar ...ve ..."e dinletip, izlettirdiği iddiasına konu olayda,
    Tanıklar ... ve ..., tarihini hatırlamadıkları bir gün, sanığın evine giderek, sanığın kullanımındaki bilgisayarda, katılanın sınıf içerisindeki görüntülerini izlediklerinde, tanık Özlem"in oğlunun, katılandan kantine gitmek için izin istediğini, katılanın, sinirli bir şekilde ve yüksek sesle, “Kantine gitmenize izin vermiyorum, anneniz beslenmenizi koysaydı.” dediğini gördüklerini beyan etmişler ise de,
    Sanığın hakkında ileri sürülen iddiayı ve adı geçen tanıkların anlatımlarını kabul etmemesi, kolluk görevlileri tarafından sınıf içerisinde yapılan araştırmada, herhangi bir gizli kamera ve kamera bağlantısının tespit edilememesi, suç tarihi itibariyle sanığın kullanımında olan bilgisayar üzerinde teknik inceleme yaptırılmamış olup, olayın üzerinden geçen zaman dilimi ve dosya kapsamı nazara alındığında, bu aşamada yaptırılacak teknik incelemeyle savunmanın aksine yeni bir delil elde edilmesi imkanının bulunmaması karşısında,
    İddiaya konu kaydın varlığını ve içeriğini tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya koyan maddi bir delil elde edilememesi nedeniyle tanıklar ...ve ..."in tarihini dahi hatırlamadıkları soyut anlatımlarına dayalı olarak sanığın üzerine atılı eylemlerin sübut bulduğu sonucuna varılamayacağı ve sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşup oluşmadığının belirlenemeyeceği anlaşılmakla;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak,
    Sanığa yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanığın CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 1. bendinin, “Yapılan yargılama sonunda, sanığa yüklenen kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı anlaşıldığından, CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince sanığın beraatine,” şeklinde düzeltilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.