Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2776
Karar No: 2015/13433
Karar Tarihi: 13.04.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/2776 Esas 2015/13433 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/2776 E.  ,  2015/13433 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ile fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirkette 08.11.2003 tarihinde mutfak bölümünde aşçı olarak çalışmaya başladığını, iş sözleşmesini haklı sebeple feshedene kadar aynı işi yaptığını, toplam 8 yıl, 5 ay, 14 gün çalıştığını, davacının işe başladığı tarihten ihtar tarihi olan 22.05.2012 tarihine kadar aylık ücretlerinin hiçbir zaman zamanında ödenmediğini, yıllık ücretli izin haklarının kullandırılmadığını, işverence psikolojik olarak zorla fazla çalışmalar yaptırıldığını, iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedilmesi için birkaç işçinin yapabileceği yoğunlukta ve zorlukta işler yüklendiğini belirterek kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, resmi tatail ücreti ve yıllık izin ücreti alacağının belirtilen faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davacının hiçbir alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının iş sözleşmesini feshetmesini haklı fesih olarak değerlendirilmekle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışmanın ispatı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir.
    Bu çalışmaların ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir.
    Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda takdiri indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir.
    Dosya içeriğine göre davacının davalı iş yerinde 08.11.2003-22.05.2012 tarihleri arasında aşçı olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Delil listesinde yer alan ve dinlenen bir davacı tanığı işyerinde 2004-2005 döneminde; diğeri 2006 Eylülü ile 2010 Mart ayı arasında çalıştığını beyan etmiştir. Söz konusu tanıkların beyanı fazla mesai hesaplamasında esas alınmış olup, tanıkların davacı ile birlikte iş yerindeki çalışma sürelerine ve tanıkların davalı iş yerindeki davacının çalışma saatine yönelik beyanlarına göre davacının fazla çalışma iddiası yönünden tüm çalıştığı dönemi ispata yeter nitelikte olmayıp fazla mesai konusunda işçi ile aynı dönemde çalışan tanıklar ve çalıştıkları dönem belirlenerek dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapılmalıyken tanık beyanlarının davacının çalıştığı tüm dönem fazla mesai alacağında kıstas kabul edilmesi isabetli olmamıştır.
    2-Davacı işçinin ulusal bayram ve genel tatillerde çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 46. maddesinde işçinin, tatil gününden önce aynı Kanun"un 63. maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması şartıyla yedi günlük zaman dilimi içinde 24 saat dinlenme hakkının bulunduğu açıklanmıştır. İşçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46. maddenin 2. fıkrasında ifade edilmiştir.
    2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun"un 3. maddesine göre hafta tatili Pazar günüdür. Kural bu şekilde olmakla birlikte, işçiye Pazar günü dışında hafta tatili izni kullandırılması mümkündür.
    Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
    Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İş yerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Dosya içeriğinden davacı işçinin davalı işverenden yapmış olduğu tatil çalışma ücretlerinin tahsilini talep ettiği, mahkemece fazla mesai tahakkuku bulunan aylar dışlanarak hesaplama yapıldığı belirtilmiştir. Somut olayda, davacının genel tatil alacaklarının davacı işçi tarafından imzası inkar edilmeyen ve bazı aylarda tahakkuku bulunduğu anlaşılan bordrolar ibraz edilmiştir. Mahkemece, yeniden bilirkişi raporu aldırılarak imzalı bordrolarda genel tatil gösterilen aylar dışlanmak suretiyle yapılacak hesaplamaya göre söz konusu alacaklara hükmedilmesi gerekirken, bu aylar dahil edilerek yapılan hesaplamaya itibarla karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4-Kabule göre de davalı lehine hükmedilen red vekalet ücreti hatalıdır.
    Dairemiz uygulamasına göre fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden indirim yapılması durumunda, reddine karar verilen miktar bakımından kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilmemesi gerekir.
    Somut olayda fazla çalışma ve genel tatil alacaklarında mahkemece takdiri indirim yapılmıştır. Takdiri indirim yapılan miktarlar çıkarılarak reddedilen kısım üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken reddedilen tüm miktar üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi