Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8608
Karar No: 2022/524
Karar Tarihi: 27.01.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/8608 Esas 2022/524 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/8608 E.  ,  2022/524 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacılar; 29/01/2012 tarihinde çıkan yangında evin çatı katı ile bir kısım eşyaların tamamen yandığını ve bir bacanın çöktüğünü, davalı şirket tarafından evlerinin bağlı bulunduğu elektrik hattıyla ilgili gerekli bakım ve onarım işlemlerinin zamanında yapılmadığını, önleyici güvenlik tedbiri alınmadan davalı şirkete ait dağıtım şebekesi kapsamındaki direkten eve giden tellerdeki elektrik kontağından kaynaklanan yangın nedeniyle zarar gördüklerini, olay sonrası düzenlenen yangın raporuna göre de yangının elektrik direği ve eve gelen tellerdeki elektrik kontağından kaynaklandığının tespit edildiğini ileri sürerek; tespit dosyası ile belirlenen 6.869 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmişlerdir.
    Davalı; söz konusu olayda kusurlarının bulunmadığını, gerilim hatlarının çekildiği tarihte altında inşaat bulunmadığını, olayın meydana gelmesinde belediye ve fırın sahibinin kusurunun bulunduğunu, talep edilen tazminatların fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 6.869 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine dair verilen karar, davalının temyizi üzerine, Dairece verilen 24/09/2014 tarihli ve 2014/4685 E. 2014/12364 K. sayılı kararla; davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 4.664,92 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine dair verilen karar, davalı tarafın temyizi üzerine, Dairece verilen 03/04/2017 tarihli ve 2015/18306 E. 2017/4403 K. sayılı kararla; tespit dosyasından alınan bilirkişi raporuna itiraz edildiği halde hükme esas alınmasının doğru olmadığı ve yeniden bilirkişi raporu alınması gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalı şirkete kusur atfedilmesini gerektirecek bir illiyet bağı kurulamadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacıların temyizi üzerine, Dairece verilen 11/10/2018 tarihli ve 2018/2616 E. 2018/9924 K. sayılı kararla;
    bilirkişi raporuna yapılan itirazlar karşılanmadan karar verilmesinin doğru olmadığı ve önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak sonucu dairesinde karar verilmesi gerekçesiyle bozulmuştur.
    Bozmaya uyan mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 695,48 TL tazminatın 03/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Davalının temyiz itirazları yönünden;
    5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK'nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 01/01/2021 tarihinden itibaren 4.270 TL'ye çıkarılmıştır.
    Hüküm, asıl isteminin kabul edilen bölümü yönüyle davalı açısından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkeme tarafından bir karar verilebileceği gibi, 01/06/1990 tarihli ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
    Bu itibarla, davalı tarafın temyiz dilekçesinin reddi gerekir.
    2-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    3-Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 10 ncu maddesinde; “Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
    (...) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.
    Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." düzenlemesi yer almaktadır.
    Bu durumda mahkemece davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakıldığı gözetilerek, tümden reddedilen manevi tazminat yönünden davacılar aleyhine 2.040 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, asliye hukuk mahkemeleri için belirlenen 4.080 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsiline karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nın 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacıların diğer temyiz itirazlarının reddine, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının (6) numaralı bendinde yer alan “4.080 TL" rakamının çıkartılarak yerine "2.040 TL" rakamının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, harçtan muaf olmalarına rağmen davacı tüketicilerden peşin alınan temyiz harçları ile davalıdan peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi