20. Hukuk Dairesi 2013/4398 E. , 2013/9307 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü 143 ada 1 parsel sayılı ( 1228 m2) taşınmaz belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği nedeniyle zeytinlik niteliğiyle davalı adına tesbit edilmiş, davacı ... Yönetimi taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı, kesinleşen orman sınırı içinde kalmasa dahi, fiilen orman örtüsü ile kaplı orman sayılan yer olduğu iddiasıyla dava açmış, mahkemece, davanın reddi yolunda verilen karar davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 27.01.2009 gün ve 14078-1012 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; " uzman bilirkişi raporlarının hükme yeterli olmadığı, taşınmaz kısmen orman sayılmayan yer olarak bildirilmişse de; 1963 tarihli memleket haritasında iğne yapraklı rumuzu ile gösterilen alanda bulunduğu, eğimin teraslama ile düşürüldüğü, üzerinde zeytin ve maki florası olduğu, yakın tarihli memleket haritasının incelenmediği, daha önce kimi dosyalarda iki kez keşif yapıldığı ve bu keşifler sonucu alınan raporların birbiriyle çelişkili olduğu, 3573 sayılı Kanuna göre oluşturulmuş bir tapu kaydına dayanılmadığı, bu nedenlerle yeniden uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif ve inceleme yapılması” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine; taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itirazdır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 27.08.1966 tarihinde ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu vardır. Daha sonra 21.11.1985 tarihinde ilân edilip dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman sınırı dışında kaldığı gibi, usûlünce yapılan inceleme sonucu orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlendiği ve 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddeleri koşullarının davalı yararına gerçekleştiği belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22/10/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.