12. Ceza Dairesi Esas No: 2014/15354 Karar No: 2014/17185 Karar Tarihi: 04.09.2014
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/15354 Esas 2014/17185 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, taksirle öldürme suçundan yapılan soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Ancak, ölüm sebebinin doğru tespit edilememesi nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın reddedilmesine karar verildi. Bu kararın bozulması gerektiği belirtildi. Kanunlar açısından ise, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160, 170/2, ve 172. maddelerine atıfta bulunuldu.
12. Ceza Dairesi 2014/15354 E. , 2014/17185 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza
Taksirle öldürme suçundan yapılan soruşturma evresi sonucunda Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/11/2011 tarihli ve 2011/25686 soruşturma, 2011/17471 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara şikayetçi vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi"nin 06/03/2012 tarihli ve 2012/456 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. Dosya kapsamına göre; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." şeklindeki düzenleme karşısında, her ne kadar ölümlü trafik kazasında vefat eden Tebernuş Tılafşunlu"nun trafik kaza tespit tutanağına göre asli kusurlu olması ve kesin ölüm sebebinin Adli Tıp Kurumundan sorulmasının sonuca etkili olmayacağından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından Mersin Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğünün 16.11.2011 tarih ve 2011/2515 sayılı yazısında kesin ölüm sebebi hakkında Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. İhtisas Kurulundan görüş alınmasının uygun olacağının bildirilmesi karşısında, eşi tarafından önceden hasta olduğu söylenen ölene ait tedavi evrakları ile ölü muayene ve otopsi tutanağı ile elde edilen tüm bulgular ve dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesine gönderilerek kesin ölüm sebebinin tespit ettirilip, trafik kazası ile ölüm olayı arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığının belirlenmesinden sonra karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 11.06.2014 gün ve 94660652-105-33-5900-2014/11787/40273 sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tevdi kılınmakla, Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK"nın 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, yeterli delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması halinde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceğine ilişkin yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, kusursuzluk halinin de kovuşturma olanağının bulunmadığı hallerden biri olduğu gözetilerek idaresindeki araçla olay günü gündüz, meskun mahalde tekyönlü 10,5 metre genişliğinde, düzyolda komyonetle ... bulvarı doğudan batı istikametine seyreden ölenin göçmen ışıklı kavşağına geldiğinde önünde seyreden ve trafik ışıklarının kırmızı yanması nedeniyle orta şeritte durmakta olan Ahmet Gül idaresindeki 33 R 0946 plakalı araca arkadan çarparak bu aracın çarpmanın etkisiyle kendi önünde bulunan Adem Ulusoy yönetimindeki araca arkadan çarpması şeklindeki olayla ilgili olarak yapılan soruşturmada şüphelilerin taksirinin bulunmadığı, ölenin tam kusurlu olduğu bu nedenle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17.11.2011 tarihli ve 2011/25686 soruşturma, 2011/17471 kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin isteme aykırı olarak CMK"nın 309. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.