19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4221 Karar No: 2020/2593 Karar Tarihi: 09.03.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/4221 Esas 2020/2593 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık gümrük kaçakçılığı suçu işlediği gerekçesiyle mahkum edilmiş ancak daha önce aynı suçtan dolayı verilen hüküm daha önce bozulmuş. İki farklı zaman diliminde aynı suçu işleyip işlemediği tartışmalı olduğu için bu konunun incelenmesi gerekiyor. Gümrük kaçakçılığı suçunun devletin hukuki yararlarının ihlali olduğu ve vergi kaybına yol açması nedeniyle kamu hizmetlerinin finansmanında zorluklara neden olduğu belirtiliyor. Sanık hakkında kesinleşen hapis cezası nedeniyle hak yoksunluklarına hükmedilmiş fakat bu konuda Anayasa Mahkemesi kararı olduğu için yeniden değerlendirilmesi gerekiyor. Kararda bahsedilen kanun maddeleri 5607 sayılı Kanun, TCK'nin 43/1, 5237 sayılı TCK'nin 53.maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1.maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321.maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/4221 E. , 2020/2593 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisinin ihlalidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle; Sanık hakkında UYAP ortamında yapılan araştırmada 05/05/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Ankara Batı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/361 Esas sayılı dosyasında verilen mahkumiyet hükmünün Dairemizce aynı gün 2019/32695 Esas sayılı dosya üzerinden incelenerek bozulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında; Anılan dava ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, Kabule göre de; Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.