19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/32695 Karar No: 2020/2592 Karar Tarihi: 09.03.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/32695 Esas 2020/2592 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık mükerrir olduğu için ceza verilmiştir. Ancak gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına ve kamu hizmetlerinin finansmanında güçlüğe sebep olduğu belirtilmiştir. Sanığın daha önce işlediği ve bozulan mahkumiyet hükmüne atıfta bulunularak, bu dava ile de birleştirilerek sanıkların aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin tartışılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda 5607 sayılı Kanun'un 4/2. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 4/2. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/32695 E. , 2020/2592 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Adli sicil kaydına göre mükerrir olduğu anlaşılan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması ve suçun sanıklar ..., ... ve temyize gelmeyen sanık ... tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılmasına göre 5607 sayılı Kanun"un 4/2. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre hükmolunan cezanın süresi itibariyle duruşma talebinin reddine karar verilerek yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisinin ihlalidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle; Sanık ... hakkında UYAP ortamında yapılan araştırmada 12/06/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Ceyhan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/318 Esas sayılı dosyasında verilen mahkumiyet hükmünün Dairemizce aynı gün 2019/4221 Esas sayılı dosya üzerinden incelenerek bozulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında; Sanık ... hakkında UYAP ortamında yapılan araştırmada 14/05/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Bahçe Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/158 Esas sayılı dosyasında verilen mahkumiyet hükmünün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nda 2016/26338 E. Sayısı ile kayıtlı olduğunun anlaşılması karşısında; Anılan davalar ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, Kabule göre de; 1-Kaçak eşyaya mahsus tespit varakası temin edilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.