Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/1765 Esas 2014/17134 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/1765
Karar No: 2014/17134
Karar Tarihi: 2.09.2014

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/1765 Esas 2014/17134 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacının maddi ve manevi tazminat talebi reddedildi. Davacının temyizi üzerine yapılan incelemede, davanın süresinde açılmadığı ve süresinde açılmamış davanın reddine karar verildiği belirtildi. Ancak, davalı hazine yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmemiş ve bu nedenle kararın bozulduğu ve düzeltildiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak, 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapıldığı, dava süresi açısından en lehe kabul ile Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulü gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edildiği, kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar bakımından, beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği belirtildi.
12. Ceza Dairesi         2014/1765 E.  ,  2014/17134 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanun uyarınca tazminat
    Hüküm : Davanın süre nedeniyle reddi

    Davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dava 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas-2010/57 sayılı kararında 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, ancak adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava edilmesi gerektiği, dava süresi açısından en lehe kabul ile Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulü gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle, kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar bakımından, beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği, bu kapsamda tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyalarından Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19994/146-1998/317 sayılı kararıyla 29.12.1998 tarihinde verilip 29.12.1998 tarihinde kesinleşen beraat hükmü ile, yine Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 1996/39-1996/176 sayılı kararıyla 22.10.1996 tarihinde verilip 10.12.1996 tarihinde kesinleşen beraat hükmü ve Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 1998/16 – 1999/41 sayılı kararıyla 18.03.1999 tarihinde verilip 25.03.1999 tarihinde kesinleşen beraat hükümleriyle tazminat davasının açılmış olduğu 14.09.2012 tarihine kadar, 10 yıldan fazla süre geçtiği ve davacının bu uzun süre içerisinde hakkındaki beraat hükmünden haberdar olmadığından söz etmenin yaşamın olağan akışına uymayacağının anlaşılması karşısında, süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı dikkate alınarak yapılan incelemede;
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin davanın süresinde açıldığına, davacının dava açılmasını düşünecek pozisyonda olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Davanın tümüyle reddedilmesi nedeniyle, davalı hazine yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün vekalet ücretine ilişkin ikinci bendinin hükümden çıkartılarak yerine “Avukatlık Asgari Ücreti Tarifesine göre karar tarihinde geçerli olan 2.640 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı hazineye verilmesine" bendinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02 /09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.