Esas No: 2020/6879
Karar No: 2022/10136
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/6879 Esas 2022/10136 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme Kararı: Asliye Ceza Mahkemesi, 2020/6879 E. ve 2022/10136 K. numaralı davadaki sanık hakkında beraat verirken, diğer sanık hakkında hüküm vermişti. Temyiz başvurusu sonrasında yerel mahkeme kararı onandı. Ancak, sanığa verilen cezalarda hukuki hatalar tespit edilerek karar bozuldu. Sanığın kaçak eşya nedeniyle verilen cezalarında indirim yapılması gerektiği ve verilen cezaların yasal koşulları sağlamadığı belirtildi. Ayrıca, kanun maddelerinde yapılan değişiklikler uyarınca mükerrirler için öngörülen ceza rejimi de belirtilen yasal koşulları sağlamadığı için bozuldu. Karar tarihinde verilen vekalet ücretleri de temyiz itirazlarına konu oldu. Hüküm, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçu
- 7242 sayılı Yasa'nın 61. maddesi ve 5607 sayılı Yasa'nın 3/22. maddesine eklenen \"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.\" düzenlemesi
- 5607 sayılı Yasa'nın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesi ve anılan madde uyarınca suça konu kaç
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan Gümrük İdaresi vekilinin sanık ... hakkında verilen beraat kararına ilişkin sınırlı temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Sanık ...'nun verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1-Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1.maddesi yerine TCK'nun 62.maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-Sanığa verilen gün adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında adli para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken 5237 sayılı TCK'nın 52/2. maddesi yerine 52. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nin 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
3-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Dava konusu kaçak eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
5-Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezaları için TCK'nun 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiç bir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının TCK'nun 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
6-Suçtan doğrudan zarar gören ve katılma hakkı bulunan Gümrük İdaresi lehine karar tarihi itibariyle verilen vekalet ücretinin sanıklardan eşit oranda alınarak Gümrük İdaresine verileceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.