17. Hukuk Dairesi 2018/3285 E. , 2020/2964 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalı vekili tarafından talep edilmiş, davalı vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 03.03.2020 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının maliki olduğu aracın davacı şirket nezdinde trafik sigortalı olduğunu, aracın alkollü sürücü idaresinde yaptığı kaza sonucu araçta yolcu olarak bulunan 3.kişinin yaralandığını, zarar gören 3.kişi için yapılan tedavi harcamaları nedeniyle bu kişinin sağlık sigortacısına 32.811,89 TL. ödeme yaptıklarını belirterek, ödenen bedelin rücuen tahsili için başlatılan takibe itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalının aracını kazadan önce noter kanalıyla sattığını ve işleten sıfatının bulunmadığını, hatır taşıması ve müterafik kusur bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının kısmen iptaliyle takibin 32.811,98 TL. asıl alacak üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin isteği ile icra inkar tazminatı talebinin reddine dair verilen hükmün, davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 10.05.2016 tarih, 2014/12917 Esas ve 2016/5749 Karar sayılı ilamı ile "davacının ödeme yaptığı dava dışı ..."ın tedavisinin yaralanmayla uyumlu olup olmadığı konusunda rapor alınmadan karar verilmesinin doğru görülmediği; davalı vekilinin hatır taşıması ve müterafik kusur savunmaları üzerinde durulmadan karar verildiği; zarar gören 3.kişi ile sigortalı araç sürücüsünün arkadaş oldukları ve sürücünün 1,82 promil alkollü olduğu anlaşıldığından, olayda hem hatır taşıması hem de müterafik kusurun bulunduğu; bu hususlar gözetilerek belirlenen tazminattan takdir edilecek oranda hakkaniyete uygun olarak ayrı ayrı indirim yapılması gerekirken, ileri sürülen hususlar tartışılmadan karar verilmesinin de doğru görülmediği" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile dava dışı 3.kişinin tedavisi için yapılan giderin 22.500,00 TL. olduğu dikkate alınmak ve bu miktar üzerinden 1/4 oranında hatır taşıması ile 1/4 oranında müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle belirlenen 11.250,00 TL. üzerinden itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına; fazla isteğin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılmış olmasına ve delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; bozma kapsamı dışında bırakıldığı için kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin mümkün olmamasına; dava konusu kazada yaralanan dava dışı 3.kişi için yapılan tedavi giderinin belgeli oluşu ve uzman doktor bilirkişi raporuyla tedavinin yaralanmayla uyumlu olduğunun saptanmış oluşu dikkate alındığında, davacının davalıya rücu edebileceği miktarın usulünce belirlenmiş olmasına (davacı yanın temyizinin kapsamı da gözetilerek) göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının rücu edebileceği belirlenen tazminat miktarından hatır taşıması nedeniyle %25 ve müterafik kusur nedeniyle %25 olmak üzere toplam %50 indirim yapılarak belirlenen tazminat hüküm altına alınmıştır.
Hatır taşıması ile müterafik kusur bulunduğunun kabulü ve bu iki sebeple tazminattan indirim yapılması, uyulan bozma ilamına ve somut olayın özelliklerine uygun olmakla birlikte, yapılan indirimlerin oranı Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre bir miktar fazla olmuştur.
Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; davaya konu kazada yaralanan dava dışı 3.kişi için ödenen ve davacı tarafça davalıya rücu edilebilecek miktar olarak belirlenen 22.500,00 TL"lik bedel üzerinden, Dairemiz uygulamaları ile de benimsenen, somut olayın özelliklerine ve hakkaniyete uygun olan %20 oranında hatır taşıması indirimi ve %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerekirken, somut olay şartlarına uymayan yüksek oranda indirim yapılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; 2.540,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 576,36 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.