14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/11930 Karar No: 2013/15196 Karar Tarihi: 05.12.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/11930 Esas 2013/15196 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/11930 E. , 2013/15196 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.02.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ecrimisil ve ariyetlerin teslimi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ariyetlerin teslimi isteminin reddine tahliye isteminin konusu kalmadığınadan karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil isteminin reddine dair verilen 29.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 1928 ve 1929 parsel sayılı taşınmazlarda intifa hakkı sahibi olduğunu, intifa hakkını davalı ile yapılan akaryakıt bayiliği aracılığı ile kullandığını, ancak bayilik ilişkisinin sözleşmeye aykırılık nedeniyle sona erdirildiği halde davalının taşınmazı kullanmaya devam ettiğini ileri sürerek intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi, 15.000,00 TL ecrimisil ve ariyetlerin teslimini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, istemin tahliye davası olarak değerlendirilerek görevsizlik kararı verilmesi üzerine Dairemizce; Davacı sona eren bayilik ilişkisi nedeniyle davalının taşınmazı haksız kullandığını ileri sürdüğü, davanın intifa hakkına elatmanın önlenmesi niteliğinde olduğu, dava değerine göre asliye hukuk mahkemesi görevlinin görevli olduğu gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra, elatmanın önlenmesi talebi davalının intifa hakkına konu taşınmazı tahliye ettiği ve konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil isteminin reddine, ariyetlerin ise davacıya iadesine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davacı ile davalı arasında 01.03.2007 tarihinde akaryakıt istasyonu işletmek amacıyla bayilik sözleşmesi imzalanmış, bayilik ilişkisinin yürütülebileceği üçüncü kişiye ait dava konusu taşınmazlar üzerine de 19.03.2007 tarihinde davalı lehine 15 yıl süre ile intifa hakkı tesis edilmiştir. İntifa hakkı, başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağı sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını ve elatmanın önlenmesini istemesi olanaklıdır. Somut olayda, davacı 16. 11 2009 tarihinde davalıya gönderdiği ihtarname ile sözleşme ilişkisini sona erdirerek taşınmazın kendisine teslimini istemiştir. Davalı ise taşınmazı sözleşme ilişkisinin sona ermesine rağmen dava tarihinden sonra 02.02.2012 tarihinde tahliye etmiştir. Bu itibarla mahkemece taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin sona erdiği tarihten dava tarihine kadar geçen süre için davacının ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, davalının taşınmazı kuru mülkiyet sahibi olan üçüncü kişi ile yaptığı kira sözleşmesi uyarınca kullandığından bahisle bu isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de, davacıya ait ariyetlerin davacıya teslimine karar verildiği halde kendisini vekil ile temsil ettiren davacı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmolunmaması da yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.12.2013 tarihinde oy birliği ile karar verildi.