Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : CMK"un 141-142. maddeleri gereğince davanın reddi

Davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı ve vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Adana 6.Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2008/110- 2009/143 karar sayılı ceza dosyasının incelenmesinden, sanığın (davacının) hakkında kamu malına zarar verme, silahlı örgüt üyeliği ve patlayıcı madde atma suçlarından dava açıldığı, mala zarar verme ve örgüt mensuplarına yardım ederken veya propaganda yaparken başka bir suç oluşturmak suçlarından tutuklu kaldığı ve yargılama sonunda 28.05.2009 tarihli hükümle örgüt üyeliği, patlayıcı madde atma, mala zarar verme suçlarından mahkumiyetine ve mahsuba karar verildiği, hükmün temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 23.06.2010 tarih ve 2010/2690-7573 karar sayılı kararıyla sanıkların fikir ve eylem birliği içinde silahlı terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde içinde sürücü ve yolcu bulunduğunu gördükleri belediye otobüsünün camını kırarak molotof kokteyli atma şeklindeki eylemlerininin yangın çıkarmak suretiyle adam öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğu, bu suçtan dava açılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bahisle bozulması üzerine yapılan yargılama sonucunda, 08.03.2011 tarih 2010/3002011/64 sayılı mahkeme kararıyla bu kez patlayıcı madde atma suçundan 10 ay hapis ve 2000 TL adli para cezası, mala zarar verme suçundan 6 yıl hapis ve otobüste bulunan üç kişiyi öldürmeye teşebbüs suçundan 3 kez 22 yıl 6 ay hapis ve devletin birliğini bozmaya yönelik suçtan ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve mahsuba karar verildiği, bu hükmün de temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 23.11.2011 tarih ve 2011/9931-2011/28215 sayılı kararıyla sanık hakkında devletin birliğini ülke bütünlüğünü bozma mağdurlar ... ve ..."ı öldürmeye teşebbüs, patlayıcı madde bulundurma suçlarından kurulan hükümlerin onanmasına, mala zarar verme ve kimliği tespit edilemeyen üçüncü kişiyi öldürmeye teşübbüs suçlarından kurulan hükümlerin ise bozulmasına karar verilmesinden sonra mahkemece 26.04.2012 tarih 2012/42-2012/49 sayılı kararıyla molotof kokteyli atmak suretiyle mala zarar verme suçundan TCK"nın 44. maddesi gereğince en ağır cezayı gerektiren TCK"nın 174. maddesi gereğince hüküm kurulduğundan ceza verilmesine yer olmadığına, ayrıca otobüste üçüncü bir kişinin bulunduğuna dair yeterli delil elde edilemediğinden beraatine hükmedildiği, bu hükmün temyiz edilmeden 04.05.2012 tarihinde kesinleştiği, davacının otobüste bulunan üçüncü bir kişiyi öldürmeye teşebbüs suçundan tutuklu kalmadığı gibi tutuklulukta kaldığı günlerin TCK"nın 63. maddesi gereğince mahsubuna karar verildiği anlaşılmış olmakla;

../.
-2-


Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı ve vekilinin, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün istem gibi ONANMASINA, 02 /09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.