20. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/6084 Karar No: 2019/2923
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/6084 Esas 2019/2923 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı yöneticinin 2011 yılındaki yöneticilik görevleri için hak ettiği vekâlet ücreti tutarının tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve her bir davacı için şimdilik 100 TL olmak üzere, 2011 yılına ait belirsiz alacak niteliğindeki toplam 200 TL birikmiş vekalet ücretinin her bir aylığın muaccel olduğu vade tarihinden itibaren işletilecek yasal temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili talep edilmiştir. Mahkemece, dava şartı yokluğundan bir davacı yönünden davanın reddine, diğer davacı yönünden ise vazgeçme nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, yapılan temyiz başvurusu sonrasında davanın kabulü ile yönetici ücretinin tüm kat malikleri adına yönetimden tahsiline karar verilmiştir. Fakat, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, yöneticinin 2011 yılına ilişkin ücreti için bir karar ve ödemenin olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, davalı yönetici için ücret kararlaştırılmamışsa normal yönetim giderlerinin yarısına katılacağı hüküm altına alındığından, yönetime ait tüm belgelerin bilirkişiye verilerek gerekli inceleme yaptırılıp sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddesi olarak ise Kat Mülkiyeti Kanununun 40. maddesi son fıkr
20. Hukuk Dairesi 2018/6084 E. , 2019/2923 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, müvekkinin kat malikleri genel kurulu tarafından 2011 yılı yönetim kurulu üyeliğine tayin edildiğini, toplantıda yöneticilerin Kat Mülkiyeti Kanununun 40. maddesinin 3. fıkrası uyarınca talep etme hakkını haiz oldukları vekâlet ücretinin tespitinin mümkün olmadığını, yönetim planının yöneticilere ödenecek ücretin tutarı hakkında herhangi bir düzenleme ihtiva etmediğini, bu nedenle müvekkilinin 2011 yılındaki yöneticilik görevlerinden dolayı hak ettiği vekâlet ücreti tutarının Kat Mülkiyeti Kanunumun 40/3. maddesi çerçevesinde tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve her bir davacı için şimdilik 100 TL olmak üzere, 2011 yılına ait belirsiz alacak niteliğindeki toplam 200 TL birikmiş vekalet ücretinin her bir aylığın muaccel olduğu vade tarihinden itibaren işletilecek yasal temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davacı ... yönünden dava şartı yokluğundan, davacı ... yönünden ise vazgeçme nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı ... vekilince temyizi üzerine, kapatılan 18. Hukuk Dairesinin 30.09.2013 gün ve 2013-11319 E. -12498 K. sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, davanın kabulü ile 100,00 TL yönetici ücretinin tüm kat malikleri adına yönetimden tahsiline karar verilmiştir. Hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine, kapatılan 18. Hukuk Dairesinin 27.06.2016 gün ve 2016/8523 E. 10280 K. sayılı kararı ile “...Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının 2011 ve 2012 yıllarında yöneticilik yaptığı, 2012 yılına ilişkin yöneticilik ücretinin belirlenip ödenmesine rağmen, 2011 yılına ilişkin yöneticilik ücretiyle ilgili alınmış bir karar ve ödemenin olmadığı anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Kanununun 40. maddesinin son fıkrasında; kat malikleri kurulunun, yöneticinin ücreti ile ilgili olarak kat malikleri arasından atanmış yöneticinin normal yönetim giderlerine katılıp katılmayacağı, katılacaksa ne oranda katılacağını kararlaştıracağı, bu yolda bir karar alınmamış ise, yöneticinin yönetim süresince kendisine düşen normal yönetim giderlerinin yarısına katılmayacağı hükme bağlandığından; tüm kat maliklerinin anataşınmazın ortak giderlerinden sorumlu olup davalı yönetici için ücret kararlaştırılmamışsa normal yönetim giderlerinin yarısına katılmayacağı (anataşınmazda önemli onarım ve değişikliklere ilişkin giderler hariç) dikkate alınarak, yönetime ait tüm defter, ödeme makbuzu vs belgeler bilirkişiye verilerek gerekli inceleme yaptırılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, herhangi bir inceleme yapılmaksızın davanın kabulü doğru görülmemiştir” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyize konu miktar, karar tarihi itibariyle 2.590,00 TL"lik temyiz kesinlik sınırının altındadır. HUMK"nın 5219 sayılı Kanunla değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 2.590,00 TL"yı geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine 24/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.