Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4629
Karar No: 2019/3588
Karar Tarihi: 09.05.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/4629 Esas 2019/3588 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı şirketin Almanya'daki temsilcileri ve yöneticileri tarafından toplam 109.550 Alman markı alınarak hisse senedi sertifikası adı altında bir satış yapıldığını, vaat edilen kâr payının ödenmediğini ve ödediği bedelin de iade edilmediğini iddia ederek dava açmıştır. Davalı, zamanaşımı definde bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davalının zamanaşımı def'inin geçerli olmadığına hükmetmiştir. Davacının hisselerinin bir kısmını belge karşılığı dava dışı Baco Assets Inc.'ye devrettiğini ve bedelini aldığını savunan davalı, davacının bu belge imzasına açıkça itiraz etmediği gerekçesiyle, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme, davacının itirazsız imzası sebebiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davacının davalı tarafından sunulan belgeye itirazının gözetilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu'nun 99. maddesi
- 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 4/a maddesi
11. Hukuk Dairesi         2017/4629 E.  ,  2019/3588 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
    .


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 25/05/2017 tarih ve 2013/351-2017/495 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 07.05.2019 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av....dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkiline davalı şirketin Almanya"da bulunan temsilcileri ve yöneticileri tarafından toplam 109.550 Alman markı alınarak hisse senedi sertifikası adı altında bir satış yapıldığını, müvekkiline bugüne kadar vaat edilen kâr payı adı altında hiç bir ödeme yapılmadığı gibi defalarca talep etmesine rağmen ödediği bedelin de iade edilmediğini, müvekkilinin sürekli olarak oyalandığını, davalıların hissedar yapıldığı gerekçesi ile müvekkilinden almış olduğu parayı ödemediklerini, haksız kazanç sağladıklarını ileri sürerek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 109.550 Alman markı karşılığı 50.000 Euronun 02.03.2000 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsil tarihindeki döviz kuru üzerinden Türk Lirası olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, zamanaşımı def"inde bulunmuş, davacının davalı ... İnşaat Tarım ve San. İşl. Tic. A.Ş."nin ortağı olduğunu, ortağın sermaye olarak koyduğu parayı istemesinin mümkün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafın zamanaşımı def"inin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, Kombassan Grubu bazı şirketlerin fiili ve hukuki irtibat halinde oldukları, birlikte hareket ederek para toplama amacıyla “Ortaklık Durum Belgesi”, “Hisse Senedi” gibi sair belgeler karşılığında istenildiğinde derhal ve işlemiş kâr payı ile birlikte iade edileceği taahhüdü ile para topladıkları, ortağın sermaye olarak verdiğini isteyemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi kullanarak para yatıran kişileri grup şirketlerden herhangi birinde veya birkaçında düşük nominal bedellerle şeklen ortak gibi gösterdikleri, tahsil ettikleri parayı ise muhasebe kayıtlarına yansıtmayarak para iade taleplerinireddettikleri, taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının anlaşıldığı, davalı şirketin davacının ödediği miktardan sorumlu bulunduğu, davalı ... İnşaat Tarım ve San. İşl. Tic. A.Ş."nin unvan değişikliği sonrası Kombassan Holding A.Ş."ye devredilmek suretiyle birleştirilmesine karar verildiği gerekçesiyle; davanın kabulüne, davacının davalı ...Ş."nin şirket ortağı olmadığının tespitine, 50.000,00 Euronun Türk Borçlar Kanununun 99. maddesi gereğince fiili ödeme günündeki Merkez Bankasınca belirlenen efektif satış kuru karşılığı üzerinden Türk parası ile ödenmesi kaydıyla 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 4/a maddesi gereğince Devlet bankalarından birinin bir yıl vadeli Euro mevduat hesabına ödediği 09/06/2010 tarihinden itibaren döviz faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığı iddiasına dayalı verilen paranın tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının hisselerinin bir kısmını belge karşılığında dava dışı Baco Assets Inc.’ye devrettiğini ve bedelini aldığını, belgede devir eden ve devralanın imzasının bulunduğunu, davacının devreden olarak belgeyi imzaladığını savunmuştur. Davacının söz konusu belgedeki imzaya açıkça itiraz etmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, davalı tarafından sunulan “Baco Assets Inc.” başlıklı belgeyi, davacının, 17.215,00 DM’yi teslim aldığını belirterek imzaladığı yönündeki savunması, davacının davalı tarafından sunulan bu belgedeki imzaya açıkça itirazının bulunmadığı ve borcu sona erdiren ödeme vakıasının yargılamanın her aşamasında ileri sürülmesinin mümkün olduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, anılan savunmaya ilişkin bir değerlendirme yapılmaksızın karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 09/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi