14. Hukuk Dairesi 2013/9605 E. , 2013/15091 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.09.2005 gününde verilen dilekçe ile mecra hakkı tesisi; karşı davacılar tarafından verilen 03.12.2005 günlü dilekçe ile mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın HMK"nın 150/1. maddesince yükleninceye kadar 1. kez işlemden kaldırılmasına, karşı davanın kabulüne dair verilen 26.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar-karşı davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 03.12.2013 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar-karşı davalılar vekili Av. ... ile karşı taraftan davalılar-karşı davacılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Asıl davada davacılar, 68 ada 168 parsel numaralı taşınmazdaki binalarının doğalgaz bağlantılarının davalı taşınmazından geçirildiğini belirterek doğalgaz boruları için mecra irtifakı tesisini istemişlerdir.
Karşı dava ise, davacıların irtifak tesis edilmeden doğalgaz borusu geçirerek ayrıca yol açıp elektrik aydınlatma direkleri dikerek 68 ada 78 parsel numaralı taşınmazlarına elattıkları iddiasıyla haksız el atmanın önlenmesi ve uğradıkları zarar nedeniyle tazminata karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece 17.10.2006 tarihli karar ile asıl davadaki mecra irtifakı tesisi isteminin kabulüne, karşı davanın ise elatmaya konu yerin mecra irtifakı kapsamında kaldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Davalılar/karşı davacılar tarafından temyizi üzerine Dairemizin 19.06.2007 tarihli bozma ilamında belirtilen gerekçelerle hüküm bozulmuştur.
Bozma sonrası mahkemece 29.07.2010 tarihli kararda; asıl davanın kabulüne, karşı davada ise ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsiline karar verilmiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 01.03.2011 tarihli bozma ilamı ile özetle; “…Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı HUMK"nın 388. maddesinde belirtilmiştir….Somut olayda; karşı dava el atmanın önlenmesi isteğini de içerdiği halde bu konuda hüküm kurulmamış olması, içeriği yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere aykırı olup kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiş…bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına…” gerekçesiyle bozma yapılmıştır.
Bozma sonrası mahkemece 03.11.2011 tarihli kararda; asıl davanın kabulüne, karşı davada ise ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsiline karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine bu defa Dairemizin 22.05.2012 tarihli bozma ilam ile özetle “…Mahkemece, bozma kararına uyulmuş, ancak bozma gereği yerine getirilmemiştir. Somut olayda, karşı dava elatmanın önlenmesi isteğini de içerdiği halde bu konuda olumlu olumsuz bir hüküm kurulmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın yeniden bozulması gerekmiş…bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına…” karar verilmiştir.
Bozma sonrası mahkemece asıl davanın HMK"nın 150/1 maddesi uyarınca yenileninceye kadar birinci kez işlemden kaldırılmasına, karşı davada ise elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebinin kabulüne, yola yapılan müdahalenin önlenmesine, eski hale getirme bedeli olarak 4.651 TL ile ecrimisil bedeli olarak da 22.710 TL üzerinden tazminata karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar-karşı davalılar vekili temyiz etmiştir.
7201 Sayılı Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince; (Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./5.mad) gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."
Somut olayda, Dairemizin son bozma kararı sonrasında asıl dava davacıları-karşı davalılar vekili Av. ...’a 25.12.2012 tarihli duruşma gününü bildirir tebligat “muhatabın adresinden taşındığı ve belirtilen adresin mernis kaydıdır yazısı bulunmadığı …” belirtilerek iade edilmiştir. Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi gereğince de usulüne uygun olarak duruşma gününü bildirir tebliğ yapılmadan ve taraf teşkili sağlanmadan ayrıca savunma hakkı kısıtlanarak usulüne uygun tebligat varmış gibi asıl davanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 990 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılar-karşı davacılardan alınarak, davacılar-karşı davalılara verilmesine, 03.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.