Esas No: 2021/13460
Karar No: 2022/6718
Karar Tarihi: 06.09.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/13460 Esas 2022/6718 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kadastro Mahkemesi'nde görülen bir davada, dava konusu olan taşınmazlaryla ilgili olarak Hazine'ye tescil kararı verilmiş ancak davacı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay'ın bozma kararı sonrası yapılan incelemede, 940 ada 7 ve 939 ada 8 parsel yönünden hüküm onanırken, 941 ada 7-8-9 parsel sayılı taşınmazlar dava dışı başka bir kadastro parseli ile ilgili imar uygulaması sonucu oluşmuş ve Hazine adına tescil kararı verilen taşınmazlardan olmadığı tespit edilerek karar bozulmuştur. Sonuç olarak, hükmün 941 ada 7-8-9 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bozulması kararı verilmiştir. Kararın dayandığı kanun maddeleri, HUMK'nun 428. maddesi ve HMK'nin Geçici 3. maddesidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı ... mirasçıları ... ve müşterekleri vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; “çekişmeli taşınmaza komşu tüm parsellerin ve özellikle komşu 565 ada 15 parselin kadastro tespit tutanaklarının onaylı suretleri ile dayanağını oluşturan kayıtlar ve komşu parsellerden hükmen tapu kayıtları oluşanların dava dosyaları,taşınmazın bulunduğu yerde varsa yetkili mercilerce yapılan mera çalışmalarına ilişkin mera tahsis kaydı ve haritası ikmal edildikten sonra yöntemince keşif yapılması, mera çalışması varsa mera tahsis kaydı ve haritası getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra komşu köylerde ikamet eden yöreyi iyi bilen ve elverdiğince yaşlı şahıslar arasından seçileçek yerel bilirkişiler ve aynı şekilde gösterilecek taraf tanıkları, fen ve ziraat mühendisi katılımı ile yöntemince keşif yapılması; yapılacak keşifte varsa mera tahsis kaydı ve haritası zemine uygulanarak taşınmazın mera tahsis haritası kapsamında kalıp kalmadığını duraksamasız gösterecek ve keşfi takibe imkan verir biçimde fen bilirkişisinden ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin kamu orta malı niteliğinde mera olup olmadığı, kaçak ve yitik kişilerden kanunlar uyarınca Hazineye intikal eden yerlerden olup olmadığı, kim tarafından ne zamandan beri, ne surette kullanıldığı hususlarının etraflıca sorularak maddi olaylara dayalı bilgi alınması, beyanların komşu parsellerin tutanakları ve dayanağı kayıtlarla denetlenmesi, ziraat bilirkişisinden taşınmazın niteliği, toprak yapısı, öncesinin mera olup olmadığı hususlarında bilimsel verilere dayalı ayrıntılı rapor alınması, güneyden komşu 565 ada 9 ve 10 sayılı parseller hakkındaki Keşan Asliye Hukuk Mahkemesinin (Şehir Kadastrosu sıfatıyla) 1976/481-1166 sayılı ve 1976/530-1211 sayılı dava dosyasında toplanan deliller değerlendirilmesi ve taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı, kaçak ve yitik kişilerden intikal edip etmediğinin kesin olarak belirlenmesi, davaya konu 565 ada 32 sayılı parselin imar uygulaması sonucu hangi parsellere dönüştüğünün tespiti yönünden fen bilirkişilerinin raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi, bu hususta Tapu Sicil Müdürlüğünün müzekkere cevabı da değerlendirilerek yeniden fen bilirkişisinden ayrıntılı ve krokili rapor alınması, taşınmazın imar uygulaması ile hangi parsellere dönüştüğünün kesin olarak belirlenmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın 941 ada 7-8-9 parsel sayılı taşınmazlar yönünden reddine; bu taşınmazların tam hisse ile ve arsa vasfıyla Hazine adına tesciline; 939 ada 8 ve 940 ada 7 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise davanın kabulübe ve bu taşınmazların hükümde gösterilen paylarla davacı ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... mirasçıları ... ve müşterekleri vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dava konusu 940 ada 7 ve 939 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden yapılan incelemede; Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edilmesine bahsi geçen bu taşınmazların 565 ada 32 sayılı kadastro parselinin imar uygulaması sonucunda yapılan dağıtımdan geldiğinin ve tespit tarihine kadar davacılar yararına zilyetlikle edinin koşullarının oluştuğunun anlaşılmasına göre yerinde davalı Hazine vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul, kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün bu parseller yönünden onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2. Dava konusu olan 941 ada 7-8 ve 9 parsel sayılı imar parselleri yönünden yapılan incelemede ise; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edilmesine davaya konu bu taşınmazların dava dışı 565 ada 29 sayılı kadastro parselinin imar uygulaması ile dağıtımından oluştuğu dosya kapsamı ve dosya arasına gelen bilgi ve belgelerle sabit olduğuna; diğer bir ifade ile 565 ada 32 parselin imar uygulamasına girmesi sonucunda oluşan parsellerden olmadıklarının anlaşılmasına göre davacı ... Çelen ve müşterekleri vekilinin bu imar parselleri yönünden hükme yönelen ve aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
3. Mahkemece, çekişmeli 941 ada 7, 8 ve 9 nolu parsellerin davaya konu 565 ada 32 sayılı kadastro parseline karşılık olarak verilmediği, anılan yerlerin, dava konusu olmayan 565 ada 29 nolu kadastro parselinin imar işlemi ile dağıtılmasına karşılığı olarak verildiği, 565 ada 29 nolu parsele karşılık verilen 941 ada 7, 8 ve 9 nolu parsellerde davacı tarafın hak sahibi olmadıkları,zira dava dilekçesinde 565 ada 29 parselden kaynaklı hak talep etmedikleri, 565 ada 29 parselde zilyetlikleri veya vergi kayıtları veya tapuları da olmadığı, anılan 565 ada 29 parselin dava konusu 565 ada 32 parselden farklı bir yerde olduğu, kadastro tespiti sonrasında 565 ada 29 nolu parselde yapılan imar sonucu diğer 941 ada 7, 8 ve 9 nolu parsellerin meydana geldiği gerekçesiyle, yazılı şekilde Hazine adına tescillerine dair hüküm kurulmuştur. Ne var ki, iş bu 565 ada 29 nolu kadastral parselin dosya arasında bulunan kadastro tutanak örneğinin incelenmesinde; “davalı” olduğuna dair ibare bulunduğu; yine Mahkemenin 13.9.2012 tarihli celse tutanağına göre, “...mahkeme kayıtları üzerinden yapılan incelemede, 565 ada 29 parsel sayılı taşınmazın 1983/81 Esas sayılı dosyada (iş bu davanın taraflarından başkaca şahıslar arasında)... dava konusu olduğunun anlaşıldığı” belirlendiği halde; bu dosyanın akıbeti, eldeki davanın karar tarihi itibariyle sonuçlanıp sonuçlanmadığı,sonuçlandı ise sonucunun ne olduğu dahi araştırılmaksızın ve tartışılmaksızın; salt yukarıdaki gerekçeler ile belirtilen kadastral parselin dağıtımından oluşan 941 ada 7-8 ve 9 parsel sayılı taşınmazların Hazine adına tesciline karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar Aziz Çelen ve müştereklerinin temyiz itirazlarının bu nedenle kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bentte yazılı nedenlerle Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 940 ada 7 ve 939 ada 8 parseller yönünden hükmün ONANMASINA; (2) nolu bentte yazılı nedenlerle davacılar ... ve müştereklerinin sair temyiz itirazlarının reddine; (3) nolu bentte yazılı nedenlerle ise adı geçenlerin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 941 ada 7,8 ve 9 parsel sayılı taşınmazlar yönünden 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ... ve müştereklerine iadesine, harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 06.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.