23. Hukuk Dairesi 2018/2383 E. , 2019/4996 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ: Antalya 3. İcra Hukuk Mahkemesi
ASIL VE BİRLEŞEN....SAYILI DOSYADA
ŞİKAYETÇİ :...
BİRLEŞEN ...SAYILI DOSYADA
ŞİKAYETÇİ :... .
BİRLEŞEN .... SAYILI DOSYADA
ŞİKAYETÇİ :
BİRLEŞEN DOSYALARDA
ŞİKAYET OLUNAN :
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde birleşen dosyada şikayetçi ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl ve birleşen 2017/690 E. sayılı dosyalarda şikayetçi vekili, müvekkili alacaklarının reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek alacaklarının sıra cetveline kayıt ve kabulünü talep ve şikayet etmiştir.
Birleşen 2017/665 E. sayılı dosyada şikayetçi ... vekili, müvekkili alacağının işçi alacağı olması sebebiyle 1. sıraya kaydedilmesi gerekirken 4. sıraya kaydedildiğini ileri sürerek müvekkili alacağının 1. sıraya kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına göre, birleşen 2017/690 E. sayılı dosyası kapsamında şikayetçi tarafın iflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının kabul edilen miktar kadar alacağı bulunmadığına ya da sırasına yönelik bir şikayette bulunmayıp, İİK"nın 233. maddesi hükmüne aykırı olduğu iddiasıyla iflas idaresinin, şikayetçinin takibe konu alacağının ve dilekçesi ekinde bulunan belgelerin alacağı ispatlamaya yeterli olmadığını ve alacak talebinin yargılamayı gerektirdiğinden reddine dair işleminin ve buna dayanarak hazırlanan sıra cetvelinin iptalini talep ettiği, bu davanın sıra cetveline itiraz niteliğinde olduğu ve diğer davaları da etkileyeceği, alacağın varlığı ve miktarı ile sıraya ilişkin davalarda davaya bakmak görevinin genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, birleşen 2017/665 E. sayılı davada davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine,
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesince aynı sıra cetveline ilişkin birden fazla dava açıldığı için bu davaların birleştirilerek görülmesi, usul ekonomisine ve aynı sıra cetveli hakkında farklı kararların çıkmasını engellemesi yönünden hukuk düzenine uygun olduğu,diğer davacıların açtığı davalar hakkında verilen görevsizlik ve davanın usulden reddi kararları kesinleşmiş olduğundan, davacı ... yönünden de diğer davacılar yönünden görevli hale gelen Asliye Hukuk Mahkemesinde birleştirilen ..."in davasının görülmesi gerektiği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, birleşen 2017/665 E. sayılı davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HMK"nın 353/1- a/3. maddesinde; "Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması halinde bölge adliye mahkemesinin esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar vereceği", 362/1-c maddede ise "Yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği" düzenlenmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, Bölge Adliye Mahkemesine kendi yargı çevresinde bulunan mahkemeler arasındaki görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıklarını kesin olarak giderme yetkisi tanındığı, bu uyuşmazlıkların en geç Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla çözümlenmesi sisteminin benimsendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesinin görev ve yetkiye ilişkin kararını istinaf başvurusu üzerine inceleyen Bölge Adliye Mahkemesi kararı kesin nitelikte olup, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla birleşen 2017/665 E. sayılı davada davacı vekili temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle adı geçen davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine 28.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.