Davacı .... ile davalı ... arasındaki dava hakkında, ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17.06.2013 gün ve 2011/890-2013/655 sayılı hüküm, Dairemizin 11.11.2013 gün ve 2013/14157-2013/15386 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-K A R A R-

Davacı vekili, davalıya ait aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında müvekkiline ait aracın hasarlandığını, araç hasar bedelinin kasko şirketince karşılandığını, ancak, olay nedeniyle araçta değer kaybı zararı oluştuğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL.nın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10.4.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini 20.476,50 TL. na yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce de onanmıştır. Davalı vekili bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Davalı vekilinin karar düzeltme isteminde bulunması üzerine dosyanın yeniden yapılan incelemesinden:
1-Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip ... ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre 6100 Sayılı HMK.nin geçici 3.maddesinin 2.fıkrası delaletiyle 1086 Sayılı HUMK.nin 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin diğer karar düzeltme itirazına gelince; dava, davalının sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda davacının aracında meydana gelen değer kaybının tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükme esas alınan ve makine mühendisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; "davacıya ait aracın değer kaybına konu işlem gören parça sayısına göre

belirlenen zarar miktarının aracın kasko bedeli ile orantı yapılmak suretiyle hesaplanması sonucunda araçta meydana gelen değer kaybı zararının 20.476,00 TL olduğu" belirtilmiştir. Ne var ki; bu bilirkişi raporu, hesaplama yönteminin yanlış olması nedeniyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte değildir.
Bu durumda; mahkemece, dosyanın HUMK.nun 275. (HMK.md.266) maddesi gereğince ... Teknik Üniversitesi veya Karayolları Fen Heyeti gibi kuruluşlardan oluşturulacak yeni bir bilirkişi kuruluna tevdii ile (kaza tespit tutanağı, fotoğraflar, ekspertiz raporları vs.) ile mevcut rapor birlikte irdelenerek, aracın hasar durumu, markası, modeli, yaşı v.s.gibi hususlar da birlikte irdelenmek suretiyle, aracın kazadan önceki değeri ile kazadan sonraki değeri arasındaki farkın doğru olarak belirlenmesi için, ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık, oluşabilecek çelişkileri giderecek şekilde yeni bir rapor alınması, ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hesaplama yöntemi itibariyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bulunmayan bilirkişi raporu hükme esas alınarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden, davalı vekilinin bu konuya yönelik karar düzeltme itirazının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 11.11.2013 gün ve 2013/14157-2013/15386 sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün BOZULMASINA, temyiz ve tashihi karar peşin harçlarının istek halinde davalıya geri verilmesine 17.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.