11. Hukuk Dairesi 2018/1563 E. , 2019/3575 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Gebze Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 29/09/2017 tarih ve 2016/165-2017/725 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının Kocaeli-Bargain/Fransa arasında davalıya taşımacılık hizmeti verdiğini, taleplerine rağmen navlun ücretinin ödenmediğini, alacağın tahsili amacı ile Gebze 1. İcra Müdürlüğü"nün 2013/188 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalı itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, taşıma konusu emtianın kusursuz olarak davacıya teslim edilmesine karşın taşıma sırasında emtiaların hasara uğradığını, dava dışı alıcı firmanın malların teslimi sırasında taşıma belgesine hasara ilişkin şerh düştüğünü, davacıya hasar ihbarında bulunulduğunu, davalının alıcı firmaya 3.812,40 euro hasar bedeli ödendiğini, borcun bulunmadığını, aksi halde 3.812,40 euronun davacı talebinden takas ve mahsubuna karar verilmesini istemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, nakliye sırasında taşımaya konu emtialarda meydana gelen hasar sonucu taşıyıcının CMR 23/1,2,3 mad. ve CMR 25 mad. düzenlemesi dikkate alınarak sınırlı sorumluluk miktarının 41.882,35 TL olarak hesaplandığı, gerçek zarar miktarı olan 3.812,40 Euro=8.768,52 TL zararın üst sınır içinde kaldığı, davacının taşımadan kaynaklanan 2.379,35 TL navlun alacağı mevcut ise de davalı tarafın takas mahsup savunmasında bulunduğu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalının mahsup talebinin mahkemece nazara alınmasında usule aykırılık bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.