Esas No: 2020/1447
Karar No: 2022/137
Karar Tarihi: 12.01.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/1447 Esas 2022/137 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkum edildi. Ancak kararın temyiz edilmesi üzerine, tebligat işlemlerinin usule aykırı olduğu ve gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiği belirlendi. Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsendi. Önce bilinen en son adres esas alınarak normal tebligat çıkarılması gerekiyor. Eğer tebligat bila tebliğ iade edilirse, adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerekiyor. Gerçek kişiler yönünden tebliğ yapılabilmesi için, muhatabın adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve daha önce kendisine veya adresine Kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olması zorunludur.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal
Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerekir.
Ayrıca, gerçek kişiler yönünden Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ yapılabilmesi için, muhatabın adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve daha önce kendisine veya adresine Kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olması zorunludur.
İncelenen dosyada; katılan ...’a yokluğunda verilen 13.05.2016 tarihli kararın tebliği için, adı geçenin bilinen en son adresi esas alınarak çıkarılan tebligatın tanınmadığı gerekçesiyle bila tebliğ iade edilmesi üzerine, katılanın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi olup olmadığı araştırılmaksızın, aynı adrese doğrudan Tebligat Kanununun 35. maddesi gereğince yapılan tebliğin usule aykırı olmasından dolayı katılan ...’a gerekçeli kararın başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekli de belirtilmek suretiyle mahalli Cumhuriyet savcısının ve sanığın temyiz dilekçeleri ile birlikte yöntemine uygun olarak tebliğ edilip, tebellüğ belgesi ile verilmesi halinde temyiz dilekçesinin eklenmesi ve bu konuda ek tebliğname düzenlendikten sonra iadesinin temini için mahalline gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.