1. Ceza Dairesi 2016/4160 E. , 2018/165 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs etmek, silahla kasten yaralamaya teşebbüs etmek
HÜKÜM : Katılan sanık ... hakkında; ..."ı kasten öldürmeye teşebbüs etme suçundan TCK.nun 81, 35, 53, 58. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası,
Katılan sanık ... hakkında;
..."yı silahla kasten yaralamaya teşebbüs etmek suçundan TCK.nun 25, 5271 sayılI CMK.nun 223/3-b maddeleri uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1) Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; sanık hakkında sanığın atılı suçu yasal savunma halinde gerçekleştirdiği gerekçeleri gösterilerek TCK’nun 25/1 ve CMK’nun 223/2-d maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden uygulama maddesinin TCK.nun 25/1 ve CMK’nun 223/3-b maddesi olarak gösterilmesi ve sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi kanuna aykırı ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasının mahsus bölümünde yer alan CMK’nun 223/3-b ibaresinin CMK’nun 223/2-d ibaresi ile, ceza verilmesine yer olmadığına ibaresinin ise beraatine ibaresi ile değiştirilmesine karar verilmek suretiyle düzeltilen hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
2)Ceza yargılamasının temel ilkelerinden biri "doğrudan doğruyalık-vasıtasızlıktır." Bu nedenle CMK"nun 193/1. maddesinde "sanık olmaksızın yargılama olmaz" genel kuralına, istisnalarına ise aynı Kanunun 193/2, 194/2, 195, 196, 200/1 ve 204.
S/2
maddelerinde yer verilmiştir. Alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere, kendisinin de kabulüne bağlı olarak sanık istinabe suretiyle sorguya çekilebilir. Görüntülü ve sesli iletişim tekniği kullanılarak sorgu yapma imkanı yine CMK"nun 196/4. maddesine göre mümkün kılınmıştır.
Somut olaydaki hukuki sorun sanığın, görüntülü ve sesli iletişim tekniğini kullanarak savunmasının alınmasına itiraz etmesi karşısında, bu sistemle savunma alınması durumunda, savunma hakkının kısıtlanarak adil yargılama ilkesinin ihlal edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1. maddesi cezai bir suç ile itham edilen herkesin, kendini savunma, iddia tanıklarını sorguya çekme veya çektirme, duruşmada kullanılan dili anlamadığı veya konuşamadığı takdirde bir tercüman yardımından para ödenmeksizin yararlanması haklarını güvence altına almıştır. Buna bağlı olarak kovuşturma aşamasında;
1) Genel kural sanığın duruşmada hazır bulundurulmasıdır. Bu hak ciddi nedenlere dayalı olarak mahkeme kararı ile sınırlandırılabilir.
2) İlk ve son savunmanın yapıldığı, esasa ilişkin delillerin toplandığı oturumlara sanığın SEGBİS yolu ile katılması, açık kabulüne dayalı olmalıdır.
Tüm bu açıklamalar karşısında; her ne kadar yukarıda anılan CMK.nun 196/4. maddesi, 694 sayılı KHK’nın 147. maddesiyle değişikliğe uğrayıp SEGBİS ile savunma alınabilmesi hususunda süre şartı kaldırılmışsa da sanığın o tarihte yürürlükten bulunan hükme göre kazanılmış hakkı bulunduğu, bu haliyle SEGBİS aracılığıyla savunmasının alınmasına itiraz etmesine rağmen, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle bu talebi reddedilerek, SEGBİS sistemi aracılığıyla beyanı alındıktan sonra mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Usule aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu nedenlerle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 23/01/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.