19. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1249 Karar No: 2018/6349 Karar Tarihi: 05.12.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1249 Esas 2018/6349 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2017/1249 E. , 2018/6349 K.
"İçtihat Metni"
19. HUKUK DAİRESİ YARGITAY KARARI MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. 16/02/2016 günü davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan, 22/02/2016 günlü geri çevirme kararından sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında ... Mah.543 Ada 9 Parselde bulunan projenin D/1 Blok 96-97 no"lu dükkanların satışı hususunda Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, davacı edimini ifa ettiği halde taşınmazın teslim edilmediğini ve sözleşmede kararlaştırılan kira kaybının ödenmediğini, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, inşaatın onaylı ruhsata göre yapılmakta iken belediye tarafından ruhsatının iptal edilmesi nedeniyle oluşan mücbir sebep nedeniyle teslimin geciktiğini, bu nedenle davalıya sorumluluk yüklenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasında yapılan satış vaadi sözleşmesinin noterde yapılmadığı, adi yazılı olarak düzenlendiği, bu nedenlerle sözleşmenin geçerliliği bulunmadığı, sözleşme geçersiz olduğundan kararlaştırılan sözleşmenin fer"isi niteliğindeki cezai şartın da geçerliliği bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan adi yazılı şekildeki Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinde davalı tarafından davacıya satışı vaat edilen taşınmaz davalının tapu sicilinde kendi adına kayıtlı bir taşınmaz olmadığı, davalının davadışı arsa sahibi kişiyle usulüne uygun şekilde noterde düzenleme şeklinde yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapacağı inşaat nedeniyle kendine düşecek bağımsız bölümlerden biri olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı tarafından davacıya gayrimenkul satış vaadinde bulunulmamakta ancak davalının sahip olduğu devir ve tescil etme hakkı bir şahsi hak olarak davacıya devredilmektedir. Böyle bir devir sözleşmesi şekil şartına bağlı olmadığından taraflar arasındaki yazılı sözleşme geçerlidir. Mahkemece davanın bu yönü üzerinde durulup davacının talepleri değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 05/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.