Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/6055 Esas 2022/197 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma



Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi yeniden düzenlenmiş olan ''Basit Yargılama Usulü ''başlıklı 251. maddenin 1. fıkrasında yer alan ''Asliye Ceza Mahkemesince iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmama takdirinin mahkemeye bırakıldığı, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada mahkemece genel hükümlere göre yargılamaya devam edilip karar verildiği gözetildiğinde mahkemenin uygulama yapılmayacağını ilişkin takdirinin olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK'nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine göre; 27/11/2013 günü saat 22.00 sıralarında sanığın, 2.31 promil alkollü vaziyette aracı ile meskun mahal içi, 30 km/saat hız sınırının ve aydınlatmanın mevcut olduğu, iki yönlü asfalt yolda seyir halindeyken, kaza mahalline geldiğinde mağdurlar ...,... ve ...'un idaresindeki araçlara çarptığı, sanığın kusurlu olarak ...'un basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği ve soruşturma aşamasında sanıktan şikayetçi olduğu, ... Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca 09/01/2014 tarihli ve 2013/16843 soruşturma nolu iddianame ile sanık hakkında taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dava açıldığı, ...'un, 22/05/2014 tarihli duruşmada şikayetinden vazgeçmesi üzerine yerel mahkeme tarafından taksirle yaralama suçundan şikayet yokluğu nedeniyle düşmesine karar verildiği, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise mahkumiyetine karar verildiği olayda; UYAP üzerinden temin edilen adli sicil kaydında sanığın bu dosyanın suç tarihi ile aynı suç tarihli ... Anadolu 49. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/7 Esas-2014/7 Karar sayılı ilamı ile TCK'nın 179/3-2. maddesi gereğince kesinleşmiş 2 ay 15 hapis cezasına ilişkin mahkumiyetinin bulunduğu anlaşılmakla, ... Anadolu 49. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/7 Esas-2014/7 Karar sayılı dosyası getirtilip incelenerek, ... bu dosyaya konu olay ile aynı olaya ilişkin olup olmadığı, aynı olaya ilişkin aynı suçtan mükerrer dava açılıp açılmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
Sanık hakkında TCK'nın 179/2. maddesi gereğince hüküm kurulmuş ise de; kamu davasının TCK'nın 179/3. maddesi uyarınca açıldığı ve sanığın alkollü olması sebebiyle bu madde kapsamındaki suç sübut bulduğundan, sanığın TCK'nın 179/3. maddesi yollamasıyla TCK'nın 179/2. maddesi uyarınca cezalandırılması gerekirken, TCK'nın 179/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.