14. Hukuk Dairesi 2013/7377 E. , 2013/9363 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.03.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın görev yönünden reddine dair verilen 27.09.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, sulh hukuk mahkemesinde açtığı davada davalının, maliki olduğu 33 parsel sayılı taşınmazını fuzulen işgal ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu dava konusu taşınmazın değerinin 70.000 TL olduğunun tespit edilmesi üzerine 26.04.2012 tarihinde görevsizlik kararı verilmiştir. Bu karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmış ve hüküm 08.02.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı tarafından dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesi için talepte bulunulmuş ancak mahkemece gönderme isteminin süresinde yapılmadığından reddine ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyizi üzerine karar Dairemizce dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru görülmediği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak 27.09.2012 tarihli kararla yeniden mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği görülmüştür.
Mahkemece verilen 26.04.2011 tarihli, 2010/25 E. 2011/101 K. sayılı görevsizlik kararı davacıya 18.5.2011 günü tebliğ edilmiş ve davacı tarafından 26.05.2011 günlü dilekçe ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi isteminde bulunulmuştur. Ancak bu istemden sonra davalı vekili tarafından hükmün temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş ve karar Dairemizce onanarak 31.01.2012 tarihinde kesinleşmiştir.
Kesinleşmeden sonra mahkemece ikinci gönderme başvurusunun süresinde yapılmadığı gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetli değildir. 1086 sayılı HUMK"nun 193/3 maddesindeki 10 günlük ve 6100 sayılı HMK"nun 20/1 maddesindeki iki haftalık başvurma süresi henüz başlamadan önce davacı tarafından yapılan gönderme istemli başvuru geçerli olup bunu engelleyen bir hüküm de yoktur. Bu nedenle dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak, Dairemizce mahkemece daha önce davacının gönderme talebinin reddine ve davanın açılmamış sayılmasına ilişkin verilen kararının kaldırılarak dosyanın görevli ... Asliye Hukuk Mahkemesine iadesine şeklinde karar verilmesi gerekirken bozma ilamında yazılı gerekçeyle bozma kararı verilmiştir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olduğundan her ne kadar mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyularak hüküm kurulmuş ise de hatalı şekilde ikinci defa verilen görevsizlik kararının usul hükümlerine aykırı olduğu anlaşılmakla mahkemece verilen 27.09.2012 tarihli, 2012/123-156 esas ve karar sayılı mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine ilişkin kararın kaldırılarak dosyanın yetkili ve görevli ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere ... Sulh Hukuk Mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 27.09.2012 tarihli, 2012/123-156 esas ve karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, dosyanın yetkili ve görevli ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere MAHALLİNE İADESİNE, 19.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.