MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile ev satımı konusunda 200.000 USD bedel karşılığında görüşerek anlaştıklarını, bu anlaşma neticesinde 07.09.2007 tarihinde davacı ile davalının bir satış önsözleşmesi imzaladıklarını, ancak davalının yurt dışında olması nedeni ile davalının sözleşmeyi imzalayıp davacıya fakslamış olduğunu, davacının sözleşmede belirtilen ve üzerine düşen tüm görevlerini yerine getirdiğini, parayı ... şubesinde hazır bulundurduğunu, evin satış işlemlerini yapmak üzere davacının ..."ye geldiğinde davalının hiç bir sebep ileri sürmeden evi satmaktan vazgeçtiğini beyan ettiğini, bunun sonucunda davacının toplam 22.871,00TL zararının olduğunu, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile zararının şimdilik 6.000,00TL sinin taraflarına yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ıslah ile talebini 9.051,52 TL" ye çıkarmıştır.
Davalı, davacı ile aralarında bir sözleşme bulunmadığını, sözleşme olduğu iddia edilen belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, sözleşme görüşmeleri sırasında işlenen kusur nedeniyle davalının davacının zararından sorumlu olacağı gerekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne 9.051,52 TL alacağın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen alacağın; 6000,00 TL.lık kısmına dava (26/11/2007) tarihinden itibaren, 3.051,52 lık kısmına ıslah (01/04/2011) tarihinden itibaren yasal faiz
2011/15958-2012/1748
uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacının delil olarak dayandığı fax ve emailleri davalı göndermediğini savunduğuna göre, bunların davalı tarafça gönderildiği kanıtlanmadığı sürece, davalının davacının yaptığı masraflardan sorumlu tutulması mümkün değildir. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmalı ve davacı tarafından bu hususların ispat edilememesi durumunda, davacının yemin deliline dayandığı dosya içeriğinden anlaşıldığından, mahkemece davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 160.00 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 1.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.