Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3671
Karar No: 2021/1414
Karar Tarihi: 05.04.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/3671 Esas 2021/1414 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir alacak davasında, sözlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu ve imalatın tarafların evlilik birliğinin sona ermesi nedeniyle durduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul edildiği ancak Yargıtay'ın bozma kararı vermesi sonucunda davanın aile hukukundan kaynaklanan katılma alacağı olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca mahkemenin kabul ettiği imalat bedelinin serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplanması gerektiği fakat KDV ilave edilmesi ve dolgu miktarına ilişkin bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmemesi nedeniyle kararın bozulduğu ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun
15. Hukuk Dairesi         2021/3671 E.  ,  2021/1414 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R -
    Davacı vekili; sözleşme tarihinde evli oldukları davalı arsa sahibi ile sözlü olarak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, davacı yüklenicinin inşaat ruhsatının alınması sonrasında imalatlar gerçekleştirdiğini, imalatların ekonomik kriz ve davalının arsayı satışa çıkarması nedeniyle sona erdiğini beyanla arsa üzerine yapılan imalat bedelinin tahsilini talep etmiş, talebini ıslah yoluyla talebini 360.000,00 TL’ye arttırmıştır.Davalı vekili cevabında; davanın zamanaşımına uğradığını, imalat masraflarının davalıya ait taşınmazlarının davacı eş tarafından vekaletname yoluyla satılması ile finanse edildiğini, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ilişkisi bulunmadığını, davacının, müvekkilinin vekili olarak inşaatı yaptığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece taraflar arasında sözlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu, sözleşme tarihi itibariyle taraflar evli olduklarından sözleşmenin tanıkla ispat edilebileceği, davacı tarafından sunulan vergi kayıtları ve faturalarla ispatlandığı şekliyle imalata başlanılduğı, tarafların evlilik birliğinin sona erme aşamasına gelmesi nedeniyle imalatın durduğu gerekçesiyle davanın ıslah edilen miktar göz önüne alınarak kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Davacı, dava tarihinde evli oldukları eşinin taşınmazı üzerinde taraflar arasında sözlü olarak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdediliğini iddia etmiş, davalı arsa sahibi ise, sözleşme ilişkisinin kurulmadığını, imalat bedelinin evlilik birliği sırasında kendisine ait taşınmazların satılması ile karşılandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece bozma ilamı öncesinde davanın 341.980,68 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine, hükmün davalı vekilince temyiz edildiği, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 21.03.2019 tarih, 2016/3727 Esas, 2019/1167 Karar sayılı ilamı ile tarafların evli olup dava konusu talebin aile hukukundan kaynaklanan katılma alacağına ilişkin olduğu, 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun hükümleri gereğince yargılamaya Aile Mahkemesi sıfatıyla devam edilmesi gerektiği işaret edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyularak davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla devam olunup bozma ilamı öncesine alınan 30.12.2015 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın 341.980,68 TL üzerinden kabulüne karar verilmiştir.Yargıtay İBK’nın 04.02.1959 gün, 13/5 ve 09.05.1960 tarih, 21/9 sayılı kararlarında usule ait kazanılmış hak müessesesinin Usul Yasası"nın dayanağı ana esaslardan olduğu, kamu düzeniyle ilgili bulunduğu, mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usulî kazanılmış hakkın doğacağı, mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararına göre karar verilmek zorunda bulunulduğu hükme bağlanmıştır. Mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen esaslara aykırı bulunması, usule uygun sayılamaz ve bozma sebebidir. Bu durum, usulî müktesep hak kuralının bir çeşididir. Bu nedenlerle, mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen taraflar arasındaki ilişkinin aile hukukundan kaynaklanan katılma alacağı olarak değerlendirilmeyip, imalat bedelinin eser sözleşmesi hükümleri gereğince değerlendirilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle mahkemece yapılması gereken iş; taraflar arasındaki ilişkinin aile hukukundan kaynaklanan katılma alacağı olarak değerlendirilmesi ile tarafların ... 1. Aile Mahkemesi’nin 06.06.2011 tarih 2010/1226 Esas, 2011/519 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanmanın ise 27.06.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından bu dava dosyasındaki protokol de dikkate alınarak davanın aile hukukundan kaynaklanan katılma alacağı olarak çözümlenip karara bağlanması, diğer yandan mahkemenin kabulüne göre’de imalat bedelinin serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplanmasına rağmen KDV ilave edilmesi ile dolgu miktarına ilişkin bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmemesi suretiyle hatalı davranılması doğru görülmediğinden bu hususların gözeltilmemesi doğru olmamıştır.
    2)Bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 05.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi