13. Ceza Dairesi 2019/622 E. , 2019/2209 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlâl suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/, 142/1-b, 35, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 3 ay 10 gün hapis ve 6 ay 20 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulmasına dair İstanbul Anadolu 5. Çocuk Mahkemesinin 08/04/2013 tarihli ve 2013/127 esas, 2013/210 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde yeniden kasten kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek, bulundurmak suçunu işlediğinin ihbar edilmesi üzerine hakkındaki hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/, 142/1-b, 35, 31/3, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası ve 4.000,00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul Anadolu 5. Çocuk Mahkemesinin 21/03/2018 tarihli ve 2017/574 esas, 2018/192 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 08/01/2019 gün ve 94660652-105-34-14691-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 21.01.2019 gün ve 2019/4415 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında ihbara konu olan ve hükmün açıklanmasına dayanak oluşturan ikinci suçtan İstanbul Anadolu 66. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/05/2017 tarihli ve 2016/245 esas, 2017/409 sayılı kararı ile kovuşturmanın durdurulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, ortada kesinleşmiş kasıtlı suçtan bir mahkûmiyet kararı bulunmadığı ve hükmün açıklanması şartlarının oluşmadığı ayrıca kararda sanık hakkında ihbarda bulunulmasına ilişkin bir hükmün de bulunmadığı gözetilmeden, hükmün açıklanması suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesine aykırı karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemece 08.04.2013 tarihli karar ile suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve suça sürüklenen çocuğun 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği ve kararın 16.05.2013 tarihinde kesinleştiği; 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesinde, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde, mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, suça sürüklenen çocuğun kararın kesinleşmesinden sonra 28.02.2015 tarihinde işlediği 5237 sayılı TCK"nın 191/1 maddesinde
düzenlenen kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan dolayı İstanbul Anadolu 66. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.05.2017 tarihli ve 2016/245 esas, 2017/409 karar sayılı ilamı ile “sanık hakkkında atılı suçtan kovuşturma yapılmasının şartları oluşmadığından kovuşturmanın DURDURULMASINA” karar verildiği, İstanbul 5. Çocuk Mahkemesi"ne herhangi bir ihbarda bulunulmadığı halde, duruşma açılarak hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de; ikinci suç hakkında Mahkemesince “kovuşturmanın durdurulmasına” karar verildiği ve ortada hükmün açıklanmasına dayanak söz konu bir mahkumiyet hükmü bulunmadığının anlaşılması karşısında ve 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenip bu yeni suçtan alınan mahkumiyet hükmünün kesinleşmesi durumunun da 21.03.2018 tarihli hükmün karar tarihi itibariyle bulunmadığı gözetildiğinde, bu karara dayanılarak hükmün açıklanamayacağının gözetilmemesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile İstanbul Anadolu 5. Çocuk Mahkemesinin 21/03/2018 tarihli ve 2017/574 esas, 2018/192 sayılı kararın, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (b) bendi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 14/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.