Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7045
Karar No: 2016/7648
Karar Tarihi: 30.03.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/7045 Esas 2016/7648 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2015/7045 E.  ,  2016/7648 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak

    YARGITAY İLAMI

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davacı; davalıya ait işyerinde hizmetli olarak çalıştığını iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ücreti ve yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasında iş akdinin kim tarafından feshedildiği, buna bağlı olarak da davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    İş sözleşmesi taraflara sürekli olarak borç yükleyen bir özel hukuk sözleşmesi olsa da, taraflardan herhangi birinin iş sözleşmesini bozmak için karşı tarafa yönelttiği irade açıklamasıyla ilişkiyi sona erdirmesi mümkündür.
    Fesih hakkı iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran ve karşı tarafa yöneltilmesi gereken bir haktır.
    Maddede düzenlenen bildirimli fesih, belirsiz süreli iş sözleşmeleri için söz konusudur. Başka bir anlatımla belirli süreli iş sözleşmelerinde fesheden tarafın karşı tarafa bildirimde bulunarak önel tanıması gerekmez.
    İhbar tazminatı, iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olması nedeniyle, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. İşçinin 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.
    Somut olayda, davacının, davalıya ait özel sağlık kuruluşunda hizmetli olarak çalıştığı, davacının 04/06/2012 ile 14/06/2012 tarihleri arasında devamsızlık yaptığı gerekçesiyle davalı tarafından 14/06/2012 tarihli noter ihtarnamesi ile savunmasının istendiği, davacının 21/06/2012 tarihli ihtarname ile devamsızlık yaptığı savunulan tarihlerde işyerine geldiği halde davalı tarafından işe başlatılmadığını beyan ettiği, davalının ise 27/06/2012 tarihinde davacının iddialarını kabul etmediğini bildiren ihtarname gönderdiği anlaşılmaktadır.
    Davacı tanığı ....’in duyuma dayalı olarak davacının fazla çalışma yapması, ücretinin alamaması, farklı işlerde çalıştırılması sebebiyle işten ayrıldığını, daha doğrusu işten çıkışının verildiğini, haklarını istemek için gittiğinde “Bu şartlarda çalışmıyorsan çık git” denildiğini beyan ettiği, davalı tanığı muhasebe görevlisi .....’ın; davacının çıkışının verilmesini istediğini, istifa dilekçesi verilmesi gerektiğini beyan edilmesi üzerine davacının yöneticilerle tartıştığını ve bir daha işe gelmediğini, davalı tanığı temizlik birim müdürü ....’ın; davacının sağlık sorunları nedeniyle rapor kullandığını işe başlaması gereken tarihte iş şartlarının kendisine uymadığını söyleyerek işten ayrıldığı şeklinde beyanda bulunduğu ve Mahkemece davacıya gönderilen 27/06/2012 tarihli son ihtarnamede iş sözleşmesinin 4857 sayılı îş Kanununun 25/II-g maddesindeki haklı sebeple feshedildiğine dair bir beyan bulunmadığı ve davalının 14/06/2012 tarihli ihtarnamede işçiye savunma için tanıdığı üç günlük süreye uyulmayarak 16/06/2012 tarihinde çıkış bildirildiği bu durumda iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmediği ve bildirim sürelerine uyulmadığı kanaati ile ihbar tazminatı talebi kabul edilmiştir.
    Somut olayda davacı iş akdini davalının feshettiğini iddia etmiş, davalı davacının işyerini terk ettiğini savunmuş, mahkemece davacı iddialarına itibarla kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Taraf tanık beyanlarına ve davacı tarafından gönderilen 21/06/2012 tarihli ihtarnameye göre davacının iş akdini işi bırakmak suretiyle eylemli şekilde sonlandırdığı anlaşılmaktadır. Diğer yandan davacının fazla mesai ve diğer bazı işçilik alacakları da bulunduğu anlaşılmakla davacı işçi iş akdini haklı nedene dayalı olarak feshettiğinden kıdem tazminatına hak kazanır. Fakat haklı nedene dayansa dahi iş akdini fesheden taraf ihbar tazminatına hak kazanamaz. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin ihbar tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir.
    3- Davacı dava dilekçesi ile kıdem tazminatı için en yüksen banka faizi, diğer alacaklara yasal faiz talep etmiş, ıslah dilekçesinde ise tüm alacaklara ticari temerrüt faizi istemiştir. Mahkemece kıdem tazminatının bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte, diğer alacakların ise dava ve ıslah tarihine göre yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
    Kıdem tazminatının ıslah dilekçesi ile arttırılan kısmı için fesih tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranını aşmamak üzere ticari temerrüt faiziyle,
    İhbar tazminatı ve yıllık izin alacağının ıslah dilekçesiyle arttırılan kısmı için yasal faiz oranını aşmamak kaydıyla ticari temerrüt faiziyle,
    Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının dava dilekçesiyle talep edilen kısmı için bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranını aşmamak üzere yasal faiziyle, ıslah dilekçesiyle arttırılan kısmı için bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranını aşmamak üzere ticari temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 30/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi