13. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/14638 Karar No: 2012/1643
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2011/14638 Esas 2012/1643 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı avukat, davalının avukatlığını üstlendiği dönemde kendisine ödenmesi gereken ücretlerin ödenmediğini ileri sürerek 6.000,00 TL'nin tahsili talebinde bulundu. Davalı ise davanın reddini dilemiş ve iade etmediği avansın tahsili için birleşen dava açmıştı. Mahkeme, davayı kısmen kabul etmiş ve karar temyiz edilince Yargıtay, bozma kararı vermişti. Ancak mahkeme, bozma kararını gereği gibi yerine getirmeyerek birleşen dava yönünden karar vermişti. Yargıtay, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararı bozdu. Kanun maddeleri ise özetle; Usul Hukuku ve İcra İflas Kanunu'nun ilgili maddeleri.
13. Hukuk Dairesi 2011/14638 E. , 2012/1643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R Davacı, avukat olup davalı ile yaptığı sözleşmeler gereğince, 23.3.2000 tarihinden 9.5.2006 tarihine kadar davalının avukatlığını üstlendiğini, sözleşme gereğince tarafına ödenmesi gereken ücretlerin bu güne kadar tarafına ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.000,00 TL"nin tahsili talebinde bulunmuş, bilahare verdiği ıslah dilekçesi ile talebini 37.335,55 TL"ye yükseltmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiş, birleşen dava ile davacının iade etmediği 22.531,97 TL avansın tahsili talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; tarafların temyizi üzerine hüküm dairimizce bozulmuş, mahkemece bozma ilamina uyulduktan sonra bu kez birleşen dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dairemizin 21.3.2011 tarih ve 2010/14325 esas, 2011/4144 sayılı ilamıyla asıl ve birleşen davalar için ayrı ayrı hüküm kurulmamasının usül ve yasaya aykırı olduğu açıkça vurgulanmıştır. Mahkemece, bozma ilamına uyulduğuna göre bozmanın gerekleri yerine getirilmelidir. Aksinin kabulü karşı taraf lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesini zedeler. Mahkemenin bu yönü gözardı ederek birleşen dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması, usül ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2011/14638 2012/1643 2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1. bent gereğince temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.