15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11031 Karar No: 2020/53 Karar Tarihi: 13.01.2020
Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/11031 Esas 2020/53 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandığı davada, sanıkların şirket ile ticari ilişkisi olduğu ve bazı senetler tanzim ettiği ancak suçun oluşmadığı gerekçesiyle beraat ettikleri belirtilmektedir. Mahkeme, tespit edilebilen hileli bir hareketin olmadığını ve muvazaalı olarak hazırlanan senetlerle icra takibinin başlatılması ve haciz işleminin yapılmasının tek başına suç teşkil etmediği sonucuna varmıştır. Bu nedenle, suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, nitelikli dolandırıcılık suçunun tanımı olan Türk Ceza Kanunu'nun 158. maddesi ve muvazaalı işlemlerin hukuka aykırılığını düzenleyen Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi gösterilmiştir.
15. Ceza Dairesi 2017/11031 E. , 2020/53 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ..."ın 23/06/2008 tarihi itibariyle...... adresinde ticari faaliyetini sürdürmek üzere ...San. Tic. Ltd Şti ticari ünvanlı şirketi kurarak, ticari faaliyete başladığı, kendisinin de şirket müdürü olarak atandığı, bu ticari faaliyeti kapsamında da; katılan şirket ile açık cari hesap usulü toptan et alım-satımı ve ticareti yaptığı, sanık ..."ın"ın 25/06/2010 tarihli ortaklar kurulu kararıyla şirket merkezini "...... adresine taşıma kararı alıp, bu kararı da 06/07/2010 tarihli tİcaret siçili gazetesinde yayımlattırdığı, bu adres değişikliği sıralarında da katılan şirkete olan cari hesaptan kaynaklanan borçlarını ödememeye başladığı, bunun üzerine katılan şirketin alacakları için 09/07/2010 tarihinde...6. İcra Müdürlüğü’nün 2010/15776 Esas sayılı dosyası üzerinden 46.460,08 TL ilamsız takip başlatması yanında;...7. İcra ve... 4. İcra Müdürlüğü’nden de kambiyo alacaklarına yönelik icra takibi başlattığı,...6. İcra Müdürlüğü’nün .... sas sayılı dosyasından çıkartılan tebligatın kabul edilmeyerek iade edildiği; bu esnada sanık ..."ın diğer sanık ... ...ile anlaşıp işbirliği yaparak, muvaazalı şekilde tamamı şirketin kuruluş tarihinden önce 20/02/2008 tanzim tarihli borçlusu ...San. Tic. Ltd Şti .... olan birbirini takip eden vadelerde yedi adet toplam 110.000 TL bedelli bonoyu tanzim ederek sanık ... ...tarafından... 4. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün .... Esas sayılı icra dosyası üzerinden 23/07/2010 tarihinde konu başlatıldığı, takip tarihinden dört gün sonra 27/07/2010 tarihinde de katılan şirketin yaptığı icra takibi sırasında tebligat yapılamayan " .... " adresinde borçlu sanık ..."ın" daimi işçisi sıfatıyla, alacaklı sanık ... ...ün kızkardeşi olan ......aracılığıyla tebliğ yapıldığı söz konusu borca da itiraz edilmeyerek icra takibi kesinleştikten sonra, şirketin menkul mallarına haciz tesis edildiği, bu şekilde sanıkların katılan şirketin alacağını tahisilini engelleyerek, nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda; sanıkların aşamalardaki savunmalarında ticari ilişkiden kaynaklanan senetlerin bir kısmının ödenmemesi sonucu icra ile tahsil yoluna gidildiğini, üzerlerine atılı suçu işlemediklerine dair savunmaları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanıkların, katılana yönelik suç teşkil eden ve katılanı kandırmaya yönelik hileli bir hareketinin tespit edilemediği, muvazaalı olarak hazırlanan senetlerle icra takibinin başlatılması ve haciz işleminin yapılması eyleminin tek başına suç teşkil etmediği, buna göre somut olayda nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla; suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, icra takibinin muvazalı olarak yapıldığı, ...2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/13-102 sayılı kararının hüküm kurulurken dikkate alınmadığı, suçun unsurlarının oluştuğuna, beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 13/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.