19. Ceza Dairesi 2020/948 E. , 2020/2543 K.
"İçtihat Metni"
4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’a muhalefet suçundan sanık ..."ın, anılan Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 500 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/09/2013 tarihli ve 2013/197 esas, 2013/990 sayılı kararı, aynı suçtan 4733 sayılı Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/10/2013 tarihli ve 2013/85 esas, 2013/1085 sayılı, aynı suçtan 4733 sayılı Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 1000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/10/2013 tarihli ve 2013/31 esas, 2013/1079 karar sayılı, aynı suçtan 4733 sayılı Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 2000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/06/2013 tarihli ve 2012/2165 esas, 2013/836 karar sayılı, aynı suçtan 4733 sayılı Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/10/2013 tarihli ve 2013/33 esas, 2013/1080 sayılı kararları aleyhine, Adalet Bakanlığı"nın 31.12.2019 gün ve 94660652-105-06-16987-2019-KYB sayılı kanun yararına bozma istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 06.01.2020 gün ve KYB-2020/1356 sayılı ihbarnamesi Dairemize gönderilerek okundu.
Anılan ihbarnamede ;
Dosyalar kapsamına göre, Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/85 esas dosyasına ilişkin suç tarihinin 20/07/2012, iddianame tarihinin ise 30/12/2012 olduğu; 2013/31 esas sayılı dosyasına ilişkin suç tarihinin 27/07/2012, iddianame tarihinin ise 14/12/2012 olduğu; 2013/33 esas dosyasına ilişkin suç tarihinin 31/07/2012, iddianame tarihinin 24/12/2012 olduğu; 2013/197 esas sayılı dosyasına ilişkin suç tarihinin 24/08/2012, iddianame tarihinin 15/01/2013 olduğu; 2012/2165 esas dosyasına ilişkin suç tarihinin 25/06/2012, iddianame tarihinin 01/11/2012 olduğu nazara alındığında; anılan beş dosyada da sanıktan kaçak ve bandrolsüz sigara ele geçtiği, suç tarihlerinin yakınlığı, sanığın üzerine atılı eylemlerin benzer mahiyette olması ve bu eylemlerin bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlendiğinin anlaşılması karşısında, dosyaların birleştirilmesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 43. maddesinde öngörülen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında ayrı ayrı mahkûmiyet kararları verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/09/2013 tarihli ve 2013/197 esas, 2013/990 karar sayılı, 01/10/2013 tarihli ve 2013/85 esas, 2013/1085 karar sayılı, 01/10/2013 tarihli ve 2013/31 esas, 2013/1079 karar sayılı, 26/06/2013 tarihli ve 2012/2165 esas, 2013/836 karar sayılı ve 01/10/2013 tarihli ve 2013/33 esas, 2013/1080 karar sayılı kararlarının bozulması lüzumu isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yukarıda adı geçen sanık hakkında, Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 31.05.2017 tarihinde, kanun yararına bozmaya konu dava dosyalarıyla aynı suçtan açılan kamu davasında verilen 2016/1453 E., 2017/496 K. sayılı mahkumiyet hükmünün, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 03.07.2019 tarihli, 2018/9418 E., 2019/33772 K. sayılı ilamıyla;
Anılan dosyalarda sanığın eylemlerinin benzer mahiyette olduğu ve TCK"nun 43. maddesi kapsamında zincirleme suç oluşturduğu dikkate alınarak, 7 Ceza Dairesinin; 2014/25098 esas sayılı dosyasında, Mahkemenin 12.03.2014 tarihli ek kararının onanmasına karar verildiği, 2014/35392 esas sayılı dosyasında Mahkemenin 29.04.2014 tarihli ek kararın onanmasına, 2014/24797 esas sayılı dosyasında Mahkemenin 29.04.2014 tarihli ek kararın onanmasına karar verildiği, 2015/327 esas sayılı dosyasında Gümrük İdaresinin temyizinin reddine karar verildiği, Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/31 esas 1079 karar sayılı 01.10.2013 tarihinde verildiği, mahkumiyet kararını Gümrük İdaresi vekilinin temyiz ettiği, kurum vekilinin temyizden vazgeçmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca iade edilen dosyada sanık hakkındaki mahkumiyet hükmünün 13.11.2013 tarihinde kesinleştirildiği gözetilerek kesinleşen dosyaların yeni esasa kayıt edilip temyize konu dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesi yok hükmünde kabul edilerek, kesinleşen birden fazla dosyası bulunduğundan kanun yararına bozma ve itiraz yoluna gidilmesi ve bozulması halinde bu dosyalar yönünden de birleştirme kararı verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle temyize konu kararın bozulmasına karar verildiği,
Bozma ilamı üzerine, Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 2019/258 E. (yeni) dava dosyası üzerinden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı KYB Bürosuna müzekkere yazılarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2019-3/37576, 37572, 37575, 36107, 37574 KYB sayı ile kanun yararına bozma talebinde bulunulması için Adalet Bakanlığına başvurulduğu, 2019/258 Esas sayılı davanın derdest olduğu, dosyaların birleştirilerek görülmesi için kanun yararına bozma talebinin sonucunun beklendiği görülmektedir.
Yukarıda sözü edilen ve aynı sanık hakkında istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karara konu dava dosyalarında yapılan incelemede; sanığın beş farklı kaçakçılık eylemini değişik tarihlerde aynı mağdura karşı işlediği ve dosyalar arasında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulama şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği, yukarıda yazılı nedenle yerinde görüldüğünden, Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/09/2013 tarihli ve 2013/197 esas, 2013/990 karar sayılı, 01/10/2013 tarihli ve 2013/85 esas, 2013/1085 karar sayılı, 01/10/2013 tarihli ve 2013/31 esas, 2013/1079 karar sayılı, 26/06/2013 tarihli ve 2012/2165 esas, 2013/836 karar sayılı ve 01/10/2013 tarihli ve 2013/33 esas, 2013/1080 karar sayılı kararlarının, CMK’nin 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, 04.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.