Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2012/13352 Esas 2014/5696 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13352
Karar No: 2014/5696

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2012/13352 Esas 2014/5696 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2012/13352 E.  ,  2014/5696 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:


    Davacı ... vekili, davalı borçlu Şirket yetkilisi ....aleyhine ... takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını birleşen davanın davalısı ....a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur.
    Diğer davalılar usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davalı ...’in borçlu şirketin ortağı dahi olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6183 s.K’nin Mükerrer 35. maddesine göre tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edileceğinin belirtilmiş olmasına ve 213 s. VUK’nin 10. maddesinde dahi tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, Vakıflar ve cemaatlar gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevler kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği ve bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınmayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağının vurgulanmış olmasına somut olayda da gelen kayıtlarda davalı ...’ın az yukarıda belirtilen anlamda sorumlu olduğunun anlaşılamamış olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 14.4.2014 tarihinde karar düzeltme yolu açık kapalı olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.