16. Ceza Dairesi 2021/3007 E. , 2021/3975 K.
"İçtihat Metni"Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-İTİRAZ KONUSU:
Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.12.2017 tarih ve 2017/317 – 2017/103 sayılı kararıyla TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmünün esastan reddine dair Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 11.04.2018 tarih ve 2018/522 – 2018/789 sayılı kararının temyiz incelemesi neticesinde hükmün onanmasına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 17.12.2020 tarih ve 2019/9907 – 2020/6503 sayılı kararının kaldırılmasına dair Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.05.2021 tarih ve KD – 2021/56135 sayılı yazısı ile itiraz edildiği anlaşılmıştır.
II-İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.05.2021 tarih ve KD – 2021/56135 sayılı itirazında;
“ 5237 sayılı TCK"nın 221. maddesinin 4. fıkrasında " Suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan ya da üye olmamakla birlikte örgüt adına
suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi hâlinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi hâlinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır. " şeklinde yer alan düzenleme ile silahlı terör örgütüne üye olan kişinin etkin pişmanlık hükümlerinden ne şekilde faydalanacağı belirlenmiştir.Her ne kadar sanık tarafından, temyiz aşamasına kadar geçen süreçte suçu inkara yönelik bir savunma geliştirmiş ise de, temyiz incelemesi sırasında aynı suç nedeniyle başlatılan başka bir soruşturma kapsamında 11.02.2020 tarihinde kollukta verdiği ifadesinde, gerek kendisinin örgüt içerisindeki konumu ve örgütsel faaliyetleriyle ilgili gerekse başka örgüt üyelerinin kimlikleri, örgütteki konumu ve faaliyetleri ile ilgili olarak bir takım bilgiler verdiği, 12.02.2020 tarihinde de ifadesinde ismi geçen kişilere ilişkin teşhis işlemlerinin gerçekleştirildiği görülmüştür. Sanığın 11.02.2020 tarihli ifadesi ile yaptığı teşhis işlemine dair tutanakların, Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 25.06.2020 tarih, 2020/2566 Soruşturma - 2020/6755 Karar numaralı Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Kararı ile birlikte, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi"nin 24.09.2020 tarih 2018/522 Esas sayılı üst yazısı ile UYAP sistemi üzerinden Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanlığı"na gönderildiği ancak Yüksek Daire tarafından verilen kararda, "etkin pişmanlık" hükümlerine ilişkin olarak bir değerlendirmede bulunulmadığı anlaşılmıştır. Bahsedilen gerekçeler çerçevesinde; sanığın temyiz aşamasında verdiği kolluk ifadesinde, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini bildirmesi ve bu yönde bir takım bilgiler vermesi karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin tatbiki bakımından Mahkemesince yeniden değerlendirme yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunduğundan söz konusu karara itiraz etme zarureti hasıl olmuştur.” şeklinde itiraz nedenlerinin belirtildiği görülmüştür.
III-KARAR:
A-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
B-Dairemizin 17.12.2020 tarih ve 2019/9907 – 2020/6503 sayılı ONAMA kararının CMK"nın 308/3. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Her ne kadar sanık tarafından, yargılamada temyiz aşamasına gelene kadar, örgütsel tavır sergilenerek suçu inkara yönelik savunma geliştirilmiş ise de; temyiz sürecinde, aynı suç nedeniyle başlatılan başka bir soruşturmadaki 11.02.2020 tarihli kolluk ifadesinde, etkin pişmanlıktan faydalanmak istediği beyanıyla, örgütteki konumu, örgütsel faaliyetler, örgütün içinde bulunduğunu beyan ettiği süre zarfında yer alan diğer örgüt üyeleri, konumları ve faaliyetleri hakkında bir takım bilgiler vermesi karşısında, sanığa TCK’nın 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlıktan faydalanma şartları açıkça anlatılmak suretiyle beyanının teferruatlı olarak alınarak,
verdiği bilgilerin sanığın örgütte geçirdiği süre ve konumu itibariyle yeterli olup olmadığı da değerlendirilerek, sanık hakkında TCK"nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılıp sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 29.03.2021 tarihli kesinleşme şerhi üzerine başlanılan İNFAZIN DURDURULMASINA, 5275 sayılı CGTİHK"nın 98 ve müteakip maddeleri gereğince hükümlü hakkındaki infazın durdurulması için yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, verilen ceza miktarı, tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak sanığın 5271 sayılı CMK"nın 109/3-a maddesi gereğince "yurt dışına çıkmamak" adli kontrol tedbiri uygulanmak suretiyle TAHLİYESİNE, başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu değilse salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.