Kamu kurum ve kuruluşları vb tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/2669 Esas 2016/2383 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2669
Karar No: 2016/2383
Karar Tarihi: 03.03.2016

Kamu kurum ve kuruluşları vb tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/2669 Esas 2016/2383 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Büro Amirliği'nin sahte sürücü belgesi ve sahte vekaletname kullanarak dolandırıcılık suçu işlemiyle suçlanmıştır. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığı 10 ay hapis ve 80 TL adli para cezasına çarptırmıştır. Ancak, suçun nitelikli dolandırıcılık suçu mu yoksa sahtecilik suçu mu olduğu konusunda ağır ceza mahkemesi tarafından delillerin takdir ve tartışmasının yapılması gerektiği göz önüne alınarak, karar bozulmuştur. Sanığın suçlandığı kanun maddeleri; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 62, 52/2, 53 ve 204/1-3, 62/1, 53 maddeleridir.

23. Ceza Dairesi 2016/2669 E. , 2016/2383 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, sahtecilik
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 53 maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası
5237 sayılı TCK"nın 204/1-3, 62/1, 53 maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, kamu kurumu olan Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Büro Amirliğinin maddi varlıklarından sayılan sahte sürücü belgesini kullanarak sahte vekaletname çıkartıp katılanı dolandırdığının iddia edilmesi karşısında; sanığın üzerine atılı suçu bu şekilde işlediğinin iddia ve kabul olunması karşısında, eylemin temas ettiği TCK’nın 158/1-d maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine 03/03/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.