(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi 2011/6803 E. , 2012/1564 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı ... mirasçıları avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ....ile davalı vekili avukat .....ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı tapulu taşınmazı davalıdan resmi olmayan sözleşme ile satın aldığını, ev yaptığını ancak evin hazine adına kayıtlı yere yapılması nedeniyle idare tarafından yıkıldığını, davalının bu yerin kendisine ait olduğunu söyleyerek sattığını bildirerek 28.8.2006 tarihinde açtığı 2006/281 esas sayılı davasında taşınmazı alırken ödediği satım parasının bilirkişi incelemesi yapılarak bugünkü değerinin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 5000 YTL nin faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 22.9.2005 tarihinde açtığı 2005/317 esas sayılı davasında ise yıkım tarihi itibarıyla evin değeri kadar sebepsiz zenginleşmeden doğan alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 10.000 YTL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, satım bedelinin denkleştirilmiş değeri olarak 2.645, 40 YTL nin davalı ... Akıncıdan tahsiline ilişkin ilk hüküm, davacı ... mirasçıları tarafından temyiz Mahkemece, davanın reddine ilişkin ilk hüküm, Dairemizce, “birleştirilerek görülen dava neticesinde mahkemece satım bedelinin denkleştirilerek davalıdan tahsiline karar verildiği, ancak sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davası hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmediği, yargılamaları birleştirilerek yapılmış olmakla birlikte her dava esasen müstakil dava olup bunlardan her biri hakkında ayrı ayrı hüküm tesis edilmesi gerektiği, Mahkemece sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davası hakkında olumlu yada olumsuz bir hüküm kurulmamış olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu” belirtilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak, davacı ..."nın açmış olduğu davanın bu dosya yönünden kısmen kabulü ile 2.645.40.TL nin 28.08.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... dan tahsil edilerek davacı ... mirasçılarına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ..."nın mahkemenin bu dosyası ile birleşen 2006/281 esas sayılı dosyası ile ilgili açmış olduğu davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, eldeki davayla davalının maliki olduğu taşınmazı kendisine satımı konusunda anlaştıklarını, satış bedelini ödediğini ve taşınmazın üzerine bina yaptığını, binanın hazine arazisinde kaldığının tespit edilerek yıkıldığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
Mahkemece, Davacı ... her ne kadar yıkın tarihi itibariyle evin değerinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tahsilini talep etmiş ise de davacının taşınmazı satın alırken tapusunun bulunup bulunmadığı, var ise kime ait olduğu, imar durumu ve buna benzer durumları araştırması ve buna göre satın alması gerekir, davacı bunları araştırmadan hazine arazisini satıcılar ile arasında yaptığı basit sözleşme ile satın almıştır gerekçesiyle evin değerine ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
Tapulu taşınmazların satışının resmi şekilde yapılması yasal zorunluluktur. (TMK.706, BK.nun 213 ve Tapu Kanunu’nun 26. md.) Ne var ki, bu dava ile istenen akdin aynen ifası olmayıp, akdin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zarara ilişkindir.
Davacı 29.12.1982 tarihli harici satış sözleşmesi ile ... Sarıyer İstinye Mahallesi 380 ada 9 parseldeki taşınmazın 200 m2 lik kısmını hissedarlar ..., ... Akıncı, .....dan satın almıştır. Satış tarihinden sonra davacı, taşınmazın üzerine ev yapmış, bilahare evin bulunduğu yerin ... Hazinesi adına kayıtlı 50 pafta, 380 ada 42 parsel içinde kaldığı tespit edilerek idarece bina yakılmıştır. Davalı, taşınmazın kendi parselleri içinde kaldığını belirterek davacıya satmış, taşınmazın kendilerine ait olduğu hususunda güven vermiş, davacı da bu güvene dayanarak taşınmaza bina yapmıştır. Taşınmazın davalıya ait olduğuna güven duyarak taşınmazı satın alan ve üzerine bina yapan davacının binanın yıkılması nedeniyle uğradığı zararının diğer tarafça karşılanması gerekir. Öyle olunca, Mahkemece bu doğrultuda araştırma ve inceleme yapılmalı, gerektiğinde bu hususta bilirkişiden rapor alınmalı ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte belirtilen nedenlerle hüküm davacı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 176.00 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 31.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.